Tarihi geçti diye atmayın! Gerçek tehlike kapağında

Evlerde pratikliğiyle öne çıkan konserve ürünler, son kullanma tarihleri geçince doğrudan çöpe atılıyor. Ancak uzmanlar, bu yaklaşımın her zaman doğru olmadığını belirtiyor. Uzun raf ömrüne sahip bu gıdalar, aslında tarihinden önce de bozulabilir, sonrasında da güvenli olabilir. Peki, neye dikkat etmeli?

ABD Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) ile Tarım Bakanlığı’na (USDA) göre, konservelerdeki son kullanma tarihi, çoğunlukla ürünün kalitesiyle ilgilidir; güvenlikle değil. Uygun koşullarda saklanmış, ambalajı zarar görmemiş konserveler, tarih geçse bile tüketilebilir olabilir. Ancak burada önemli olan bazı fiziksel belirtilerdir.

USDA uzmanları, konserve kutularında şişme, sızıntı, paslanma ya da kapağın dışa doğru bombe yapması gibi değişimlerin ürünün artık güvenli olmadığını gösterdiğini belirtiyor. Bu tarz ürünler, tarihi ne olursa olsun çöpe atılmalı.

Yüksek asitli ürünler (domates, meyve vb.) genellikle 18 ila 24 ay raf ömrüne sahipken, düşük asitli konserveler (et, sebze, balık) uygun koşullarda 5 yıla kadar dayanabiliyor. Elbette her iki türde de serin, kuru ve ışıktan uzak bir ortamda muhafaza edilmesi şart.

Mayo Clinic uzmanları, bozulup bozulmadığından emin olunamayan konservelerin kesinlikle tadına bakılmaması gerektiğini söylüyor. Özellikle evde yapılan konservelerde botulizm riski bulunuyor. Bu tehlikeli bakteri, görünmeyen ve kokusuz toksinler üretebilir ve çok küçük bir miktar bile ciddi zehirlenmelere yol açabilir.

Artık çocuk sahibi olmak zorlaşıyor

İçeriği Görüntüle

Gıda güvenliği uzmanları, konserve ürünleri değerlendirirken sadece son kullanma tarihine değil; kutunun fiziksel durumuna, içeriğin rengine ve kokusuna da dikkat edilmesi gerektiğini vurguluyor. Sağlıklı bir konserve, hem görünümüyle hem de kokusuyla bunu belli eder.