Türk havacılık ve savunma sanayii denildiğinde akıllara ilk gelen isimlerden biri hiç şüphesiz Nuri Demirağ’dır. 13 Kasım 1957’de, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk uçak fabrikasını kuran ve savunma sanayiinin temel taşlarını atan Demirağ, bizleri derin bir mirasla bıraktı.
NURİ DEMİRAĞ KİMDİR?
Sivas’ta 1886 yılında dünyaya gelen Nuri Demirağ, erken yaşta babasını kaybetmiş, ancak eğitim ve azmiyle yoluna kararlılıkla devam etmiştir. Orta tahsilini tamamladıktan sonra, henüz 17 yaşındayken Ziraat Bankası’nda memur olarak mesleğe adım atmıştır. 1910 yılında 24 yaşındayken İstanbul Beyoğlu’nda varidat memuru olarak görev yapan Demirağ, bu görevde Fransızlara ait Taksim Kışlası ve talimhanenin yabancılara devredilmesini engelleme başarısını göstermiştir. Aynı dönemde Yüksek Ticaret Okulu’nda gece derslerine katılarak yüksek öğrenimini tamamlamıştır. Ancak 1918’de işgalcilerin saygısızlıkları üzerine memuriyetten istifa etmiştir.

NURİ DEMİRAĞ NEYİ KURMUŞTUR?
Demirağ, milli ve ekonomik bağımsızlık için mücadeleye imza atmaya devam ederek, yabancıların hakimiyetindeki sigara kâğıdı işine girmiş ve Türkiye’de ilk kez yerli sigara kâğıdı üretimini başlatmıştır. Bu ürüne “Türk Zaferi” ismini vermiştir. Milli Mücadele sırasında aktif rol oynamış, 1920’de Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin Maçka Şubesi yöneticiliğini üstlenmiştir. Cumhuriyet’in ilanının ardından ticari atılımlarını hızlandırarak, 1926’da genç Cumhuriyet’in en önemli projelerinden biri olan milli kaynaklarla demiryolu yapımında ön saflarda yer almış ve Anadolu’ya demiryolu ağını ulaştırmıştır.
1930’ların başında vizyonerliği ile dikkat çeken Demirağ, 1931 yılında Asya’yı Avrupa’ya bağlayacak büyük Boğaz Köprüsü projesini kamuoyuna sunmuştur. 1933’te, Türkiye’nin enerji ihtiyacını karşılayacak Keban Barajı projesini ilk kez gündeme getirmiştir. Ayrıca yabancıların çimento sektöründeki tekelini kırmak için çimento fabrikası kurma girişiminde bulunmuş ancak bu teşebbüsü engellenmiştir. 1934’te başarıları nedeniyle kendisine verilen “Demirağ” soyadıyla taçlandırılmıştır.
1936 yılı, Türk havacılık tarihinde önemli bir dönüm noktasıdır; Beşiktaş’taki Nuri Demirağ Uçak Atölyesi’nin temeli atılmıştır. Burada Türkiye’nin ilk uçak mühendislerinden Selahattin Alan’ın projesini çizdiği ND-36 adlı tek motorlu yerli uçak üretilmiştir. Bu uçak büyük beğeni toplamış ve Türk Hava Kurumu tarafından 65 adet sipariş edilmiştir.
NURİ DEMİRAĞ'IN PROJELERİ NELERDİR?
1938’de Demirağ hedeflerini büyüterek Nu. D 38 adlı çift motorlu, 6 kişilik yolcu uçağını tasarlamış ve üretmiştir. Bu uçak, ileride askeri amaçlarla, hatta bir bombardıman uçağı olarak geliştirilmesi planlanan önemli bir projeydi. Ancak uçakların prototiplerinden biri İstanbul’dan Eskişehir’e taşınırken iniş sırasında yaşanan plotaj hatası nedeniyle kaza yapmıştır. Yapılan teknik incelemede uçağın herhangi bir arızası olmadığı rapor edilmesine rağmen Türk Hava Kurumu siparişleri iptal etmiştir. Dahası, ND-36 ve Nu.D 38 uçaklarının yurt dışı siparişlerinin önü de engellenmiştir.
Tüm bu zorluklara rağmen Nuri Demirağ yılmamış ve 1944’te Nu.D 38 için uluslararası uçuş sertifikası almayı başarmıştır. Ne var ki, Demirağ hiçbir zaman hükümetten hak ettiği desteği görememiştir. İç ve dış politik gelişmeler sonucu fabrikası kapanmak zorunda kalmış ve Türkiye’nin uçak üretimi kesintiye uğramıştır.
Sadece havacılık alanında değil, siyasette de aktif olan Demirağ, Milli Kalkınma Partisi’nin kurucusu olmuş, ilk Boğaz Köprüsü ve Keban Barajı projelerini tasarlamış, Türkiye’nin ilk paraşüt fabrikası ile ilk sivil havacılık okulunu hayata geçirmiştir.
Bütün bu büyük başarıların ardından, 13 Kasım 1957 tarihinde, Türk sanayisi ve havacılığının öncüsü Nuri Demirağ aramızdan ayrılmıştır. Bugün geriye bıraktığı eserler ve vizyonuyla Türk sanayisinin gelişimine ışık tutmaya devam etmektedir.



