“Borsaya Yatırmadım, Şükrediyorum”
Kazanç hikâyesiyle dikkat çeken vatandaş, tercihinin ne kadar doğru olduğunu şöyle ifade etti:
“Eğer bu parayı borsaya koysaydım belki bu kadar kazanamayacaktım. Şimdi şükrediyorum ki altını tercih ettim.”Bu sözler, altının özellikle ekonomik dalgalanmalar ve enflasyon dönemlerinde yatırımcı için neden hâlâ güvenli bir liman olduğunu gösteriyor.
Altının 7 Yıllık Yükseliş Grafiği
2018’den 2025’e kadar dünya genelinde altın fiyatlarında yaşanan artış, Türkiye’deki yatırımcıları da doğrudan etkiledi. Dolar/TL kurunun yükselmesiyle birlikte gram altının fiyatı katlanarak arttı. Böylece 200 bin lira gibi görece mütevazı bir sermaye, kısa sürede milyonluk bir değere ulaştı.
Uzmanlar, altının küresel belirsizlik dönemlerinde değer kazandığını, özellikle uzun vadede yatırım yapanların büyük kazanç elde ettiğini belirtiyor. Bu örnek, “uzun vadeli sabır” ilkesinin finans dünyasında ne kadar kritik olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
Yatırımcıya Ders Niteliğinde Bir Hikâye
Ekonomistler, bu tarz örneklerin yatırımcıya ders niteliğinde olduğunu vurguluyor. Altın; borsa, kripto para ve diğer yatırım araçlarıyla kıyaslandığında daha istikrarlı ve öngörülebilir bir getiri sağlıyor. Uzun vadede riskin minimize edilmesi, yatırımcıların sermayelerini korumasına yardımcı oluyor.
Bu yatırım hikâyesi, özellikle son yıllarda tasarruflarını değerlendirmek isteyen ancak risk almak istemeyen vatandaşlara ilham veriyor.
“Altın Uzun Vadede Yine Kazandıracak”
Uzmanlar, altının kısa vadede iniş çıkışlar gösterse de, uzun vadede değer kazanmaya devam edeceğini öngörüyor. Bu nedenle altın, kriz ve belirsizlik dönemlerinde bile güvenli bir sığınak olarak önemini koruyor.