Bir otomobilin ağırlığı tonlarca olabilir, fakat bu yük yola yalnızca birkaç avuç içi büyüklüğünde bir alan üzerinden aktarılır. Bu dar alan, aracın fren performansını, viraj hakimiyetini ve özellikle kaygan zeminlerde yol tutuşunu belirler. Lastiklerdeki aşınma, sürücünün fark etmediği en büyük tehlikelerden biri haline geliyor. Dişler arasındaki küçük çıkıntılar ise, sürücüye sessiz bir uyarı olarak görev yapıyor: “Yenilenme zamanı geldi.”

DİŞ DERİNLİĞİ GÖSTERGESİ: GÜVENLİĞİN SESSİZ HABERCİSİ

Modern otomobil lastiklerinde bulunan diş derinliği göstergesi, küçük ama hayati bir detay. Gözle fark edilmese de bu işaretler, lastiğin ne kadar aşındığını ortaya koyuyor. Diş yüzeyi bu göstergelerle aynı seviyeye geldiğinde, lastik artık yola gereken tutunmayı sağlayamaz hale geliyor.

Bu aşınma, özellikle yağışlı havalarda ciddi risk oluşturuyor. Su tahliyesi azalıyor, fren mesafesi uzuyor ve virajlarda araç kontrolünü kaybedebiliyor. İşte tam bu noktada, sürücülerin küçük bir dikkatle büyük kazalardan korunması mümkün oluyor.

YASAL SINIR VE ERKEN UYARI

Trafik mevzuatına göre lastiklerdeki diş derinliği en az 1,6 milimetre olmalı. Ancak bu sınır, güvenli sürüş için yeterli değil.

Yani yasal sınır sadece cezai yaptırımı önler; güvenlik için lastikler çok daha önce değiştirilmelidir. 3 mm’nin altındaki lastiklerle özellikle yağmur ve çamurlu zeminde kayma riski artıyor. Fren mesafesi uzuyor, ani manevralarda araç savrulabiliyor.

SÜRÜCÜLERİN YAPTIĞI YAYGIN HATALAR

Çoğu sürücü lastiklerini yalnızca patladığında veya gözle görülen hasar oluştuğunda değiştiriyor. Oysa risk, gözle fark edilmeyen aşınmalarda yatıyor. Yanlış hava basıncı, yüksek hızda uzun yol yapmak, aşırı yük taşımak ve rot-balans ayarlarını ihmal etmek, lastiklerin ömrünü hızla kısaltıyor.

Yaz lastikleri soğuk havada sertleşip yol tutuşunu kaybederken, kış lastikleri sıcak zeminde hızla eriyor. Her iki durumda da lastikler ömrünü tamamlamadan işlevini kaybediyor.

ESKİ LASTİKLERİN GÖRÜNMEYEN MALİYETİ

Aşınmış lastikler sadece güvenliği değil, ekonomik durumu da etkiliyor. Yola tutunma kabiliyeti azalan lastikler, motorun daha fazla güç harcamasına yol açıyor. Bu da yakıt tüketimini artırıyor. Hesaplamalara göre, diş derinliği düşük lastiklerle yol alan bir araç, sağlam lastiklerle aynı mesafeyi kat ederken daha fazla yakıt harcıyor.

Üstelik eski lastikler, kaza riskini yükselttiği için beklenmedik maliyetlere de neden olabiliyor. Kazalar, tamir masrafları ve sigorta primleri sürücülerin bütçesine doğrudan yansıyor.

MEVSİMSEL LASTİK KULLANIMININ ÖNEMİ

Türkiye’de ticari araçlar için kış lastiği zorunluluğu bulunuyor. Yaz lastikleri ise sıcak asfalt için tasarlandığından, düşük sıcaklıklarda sertleşiyor ve performansını kaybediyor. Mevsimine uygun lastik kullanımı, hem ömrü uzatıyor hem de sürüş güvenliğini artırıyor.

Lastik Kontrol1

GAİN Medya soruşturmasında yeni gelişme: Okan Karacan açıklama yaptı!
GAİN Medya soruşturmasında yeni gelişme: Okan Karacan açıklama yaptı!
İçeriği Görüntüle

LASTİKLERİN ÖMRÜNÜ UZATMAK İÇİN PRATİK ÖNERİLER

Rot ve balans ayarlarını düzenli yaptırın.

Her 10 bin kilometrede lastiklerin yerlerini değiştirin.

Aşırı yük ve uzun süreli yüksek hızdan kaçının.

Mevsime uygun lastik kullanın.

Bu adımlar, lastiklerin ömrünü uzatırken sürüş güvenliğini de koruyor.

ZAMANINDA DEĞİŞİM HAYAT KURTARIYOR

Lastiklerinizdeki diş göstergesi çok hayati olabilir. Bu küçük işarete dikkat eden sürücüler, lastiklerini zamanında değiştirerek hem güvenliklerini hem de araç performansını koruyabiliyor.

Erken değişim, olası kazaların önüne geçmenin en etkili yolu. Düzenli kontrol, küçük gibi görünen bu ayrıntının aslında hayat kurtarıcı olabileceğini bir kez daha hatırlatıyor.

Kaynak: Haber Merkezi