Türkiye'de her yıl on binlerce insanın yaşamını yitirmesine neden olan trafik kazaları, 2025 yılında yürürlüğe girecek yeni trafik kanunu ile köklü şekilde ele alınıyor. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın yaptığı son açıklamalarda hem trafik cezalarının kapsamlı biçimde güncelleneceği hem de denetim ve eğitim süreçlerinde büyük dönüşümlerin yaşanacağı duyuruldu.

Yeni düzenlemeler yalnızca cezaların artırılmasından ibaret olmayacak. Denetim teknolojilerinden sürücü eğitimlerine kadar pek çok alanda kapsamlı yenilikler hayata geçirilecek.

TÜİK Verileri Trafikteki Tehlikeyi Gözler Önüne Seriyor

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2024 yılına ilişkin paylaştığı veriler, trafik kazalarının ulaştığı boyutu ortaya koyuyor. Geçtiğimiz yıl Türkiye genelinde tam 1 milyon 444 bin 27 trafik kazası kayıtlara geçti. Bu kazaların 1 milyon 177 bin 172’si maddi hasarla sonuçlanırken, 266 bin 855’inin ise ölümlü ya da yaralanmalı olduğu belirlendi.

Aynı yıl içinde 2 bin 713 kişi olay yerinde, 3 bin 639 kişi ise hastanede tedavi sırasında yaşamını yitirdi. Böylece 2024 yılına ait toplam trafik kaynaklı can kaybı 6 bin 352 oldu. Bu acı tablo, mevcut uygulamaların yeterli olmadığını ve daha etkili önlemlerin hayata geçirilmesi gerektiğini bir kez daha ortaya koydu.

2025 Trafik Kanunu Neler Getiriyor?

Trafik güvenliğini artırmak ve kazaları en aza indirmek amacıyla hazırlanan 2025 Trafik Kanunu, bugüne kadar uygulanan birçok pratiği değiştiriyor. Konuya dair katıldığı bir televizyon programında konuşan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya şu ifadeleri kullandı:

“4 Haziran 2023’te İçişleri Bakanı olarak göreve başladım. Yaklaşık iki yıl oldu. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 23 yıldır ülkemizin kalkınması için çalışıyoruz. Ve bu yüzyıl, Sayın Cumhurbaşkanımızın da söylediği gibi, ‘Türkiye Yüzyılı’ olacak. Bu da aynı zamanda 'Huzurun Yüzyılı' demek.”

Yerlikaya, konuşmasının devamında trafik güvenliğine özel bir başlık açarak, yalnızca terör, suç ve göçle değil, trafikle mücadelede de kararlı bir politika yürüttüklerini vurguladı.

Balıkesir’de okullar 1 günlüğüne tatil edildi!
Balıkesir’de okullar 1 günlüğüne tatil edildi!
İçeriği Görüntüle

Günde Ortalama 17 Kayıp

Bakan Yerlikaya, trafik kazalarındaki can kayıplarında geçmişe göre bir düşüş yaşandığını ancak mevcut rakamların hâlâ kabul edilemez olduğunu ifade etti:

“2002'nin sonunda, yani biz iktidara geldikten kısa süre sonra, bir günde ölüm sayısı ortalama 24,85’ti. Bugün ise bu rakam 17’ye düşmüş durumda. Ancak bu yeterli değil. Trafikte her gün ortalama 17 vatandaşımızı kaybediyoruz.”

2030 Hedefi: Yüzde 50 Azalma

Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası trafik güvenliği protokollerine de değinen Yerlikaya, can kayıplarını azaltmaya yönelik hedeflerini şöyle aktardı:

“2021’in Şubat ayında Sayın Cumhurbaşkanımız bir genelge yayınladı. ‘Güvenli Trafik, Güvenli Türkiye’ mottosuyla bu alanda büyük bir dönüşüm başlattık. BM’nin de tavsiyesiyle 2030 yılına kadar trafik kazalarına bağlı ölümleri %50 azaltmak, 2050’de ise sıfırlamak hedefimizdir.”

Cezalar Artıyor, Denetimler Dijitalleşiyor

Yeni kanun kapsamında özellikle hız limiti ihlalleri, alkollü araç kullanımı ve emniyet kemeri takmama gibi ciddi ihlallerde cezalar daha caydırıcı hale getirilecek. Bakan Yerlikaya'nın altını çizdiği bir diğer önemli konu ise trafik denetimlerinin modernize edilmesi. Buna göre, dijital altyapılar güçlendirilecek, denetim sistemleri genişletilecek ve toplumun bilinç düzeyi artırılacak. Eğitim kampanyaları ve farkındalık projeleri bu dönüşümün önemli parçalarından biri olacak.

Yapay Zekâ Destekli Trafik Dönemi

2025 itibarıyla Türkiye’de trafikte bambaşka bir dönem başlayacak. Trafik cezalarının sadece rakamsal olarak artması değil, aynı zamanda denetim süreçlerine yapay zekâ gibi yeni teknolojilerin entegre edilmesi öngörülüyor. Yerlikaya’nın açıklamaları, bu sürecin sadece bir yasal düzenleme olmadığını, toplumsal güvenlik vizyonunun güçlü bir bileşeni olduğunu ortaya koyuyor.

Yeni trafik kanunu ile birlikte, Türkiye’de daha güvenli yollar, daha bilinçli sürücüler ve daha caydırıcı bir ceza sistemi hedefleniyor. Bu dönüşüm, yalnızca bugünü değil, gelecek nesilleri de yakından ilgilendiriyor.