Hipertansiyon, halk arasında bilinen adıyla yüksek tansiyon, Türkiye’de en yaygın görülen kronik hastalıklar arasında yer alıyor. Uzmanlar, hastalığın genellikle belirti göstermediği için pek çok kişinin yüksek tansiyon hastası olduğunun farkında olmadığını vurguluyor. Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Olcay Özveren, hipertansiyonun “sessiz katil” olarak anıldığını belirterek, erken teşhisin hayati önem taşıdığını söyledi.
RİSK FAKTÖRLERİ BELİRLİ AMA ÖNLEM ALINABİLİR
Prof. Dr. Özveren, hipertansiyonun gelişiminde değiştirilebilir ve değiştirilemez risk faktörlerinin bulunduğunu açıkladı. Değiştirilemez faktörler arasında yaş, cinsiyet ve bazı hastalıkların yer aldığını belirten Özveren, “Yaş ilerledikçe hipertansiyon riski artar. Genç yaşlarda erkeklerde daha sık görülürken, menopoz sonrası dönemde kadınlarda risk yükselir. Diyabet, kolesterol yüksekliği, uyku apnesi, tiroid ve böbrek hastalıkları da hipertansiyonla ilişkilidir” dedi.
Aşırı tuz tüketimi, hareketsizlik, sigara ve alkol kullanımı, obezite, stres ve işlenmiş gıdalarla beslenmenin ise değiştirilebilir risk faktörleri arasında yer aldığını vurguladı.
HİPERTANSİYON ÇOĞU ZAMAN BELİRTİ VERMEZ
Hipertansiyonun genellikle belirti vermeden ilerlediğini ifade eden Prof. Dr. Özveren, belirtilerin genellikle hastalık kontrolsüz kaldığında veya tansiyonun çok yükseldiğinde ortaya çıktığını söyledi. “Sabahları ense bölgesinde baş ağrısı, çarpıntı, nefes darlığı, baş dönmesi, kulak çınlaması ve yorgunluk en sık görülen şikayetlerdir” diyen Özveren, hastalığın uzun süre fark edilmediğinde kalıcı organ hasarına yol açabileceğini belirtti.
DÜZENLİ TAKİP VE ÖLÇÜM HAYAT KURTARIR
Uzman, tansiyonun düzenli ölçülmesinin erken teşhis açısından büyük önem taşıdığını belirtti. “Hipertansiyon hastaları tansiyonlarını günlük veya haftalık olarak ölçmeli, kayıt altına almalıdır. Hipertansiyon riski taşıyan kişiler, özellikle obezite, diyabet veya böbrek hastalığı olanlar en az ayda bir ölçüm yaptırmalıdır. 40 yaş üzerindekiler yılda en az bir kez, 65 yaş üzerindekiler ise haftalık ya da aylık aralıklarla tansiyonlarını takip etmelidir” dedi.
DOĞRU ÖLÇÜM İÇİN KURALLARA DİKKAT EDİN
Prof. Dr. Özveren, doğru tansiyon ölçümünün önemine de dikkat çekti. “Ölçümden 30 dakika önce kafein tüketilmemeli, sigara içilmemeli ve egzersiz yapılmamalıdır. Kişi oturur pozisyonda, sakin bir ortamda dinlenmiş olmalıdır. Evde yapılan ölçümlerde cihazların kalibrasyonu mutlaka kontrol edilmelidir. Her iki koldan ölçüm yapılarak fark olup olmadığına bakılmalıdır” dedi.
SESSİZ TEHDİT KALICI ORGAN HASARINA NEDEN OLABİLİR
Hipertansiyonun genellikle anlaşılmadan ilerlediğini belirten Özveren, “Türkiye’de hipertansiyon hastalarının yaklaşık yüzde 50’si hastalığının farkında değil. Bu nedenle düzenli ölçüm büyük önem taşır. Erken teşhis edilmezse kalp, beyin, böbrek ve göz gibi hayati organlarda kalıcı hasar bırakabilir” ifadelerini kullandı.
Normal kan basıncı değerinin 120/80 mmHg ve altı olması gerektiğini hatırlatan Özveren, “Tedavi edilmediğinde kalp krizi, organ yetmezliği ve ani ölümler gibi ciddi sonuçlara yol açabilir. Hipertansiyon tedavisi ömür boyu sürer ve ilaçların düzenli kullanımı büyük önem taşır” dedi.