Kocaeli Dilovası’nda 6’sı kadın 7 işçinin hayatını kaybettiği kozmetik fabrikası patlamasında, ihmaller zinciri ortaya çıkıyor. Halk TV'den İsmail Saymaz’ın yazısına göre, iş güvenliği hizmetini sağlayan OSGB’nin üç ay boyunca fabrikaya bir kez bile gitmediği, kayıt tutmadığı ve çalışan sayısını yarı yarıya eksik gösterdiği bilirkişi raporuyla doğrulandı. Habere göre, hizmet sadece kağıt üzerinde yürütüldü; denetimsiz, kontrolsüz ve risk değerlendirmesi yapılmadı.
ÜÇ AYDA SIFIR DENETİM
İş güvenliği yükümlülüğünü üstlenen Küresel Ortak Sağlık Güvenlik Birimi (OSGB), fabrikanın kapısından bile girmedi. Bilirkişiye göre; OSGB ne risk analizi yaptı ne uygunsuzluk raporu hazırladı ne de sahada inceleme gerçekleştirdi. Kağıt üzerinde çalışan sayısı sekiz olarak bildirilse de facia günü içeride 13 işçi vardı. Üstelik sadece biri sigortalıydı.
KAÇAK ÜRETİM YAPILAN KAT HİÇ GÖRÜLMEDİ
Bilirkişi raporu, fabrikanın üst katında kaçak üretim yapıldığını ve bu bölümün denetim dışı bırakıldığını belirtiyor. Uzman ve işyeri hekiminin işyerindeki gerçek tehlikelerle hiç karşılaşmadığı açıkça ifade ediliyor. Bu nedenle OSGB yöneticileri tali kusurlu bulundu.
“ADRESİ BULAMADIK” SAVUNMASI
OSGB işletmecisi Ümit Aslan sözleşmede eski adres yazdığı için uzmanların işyerini bulamadığını iddia etti. Ancak adres bulunamadıysa yapılması gereken belliydi: İşverenle iletişime geçmek ve sözleşmeyi feshetmek. Ancak OSGB beklemeyi tercih etti. Çünkü bilirkişi ve uzmanlar gitmedi, işveren aranmadı, sözleşme feshedilmedi.
Sözleşme ancak facianın ardından üç gün sonra feshedildi. Neden mi? İddia o ki OSGB, “bir sonraki ayın ücretini kaybetmemek için” feshi işverenden bekledi.
Emekli İş Başmüfettişi Şeref Özcan, OSGB’nin tutumunu “danışıklı” olarak tanımlıyor. Birçok OSGB’nin firmaları cezadan korumak için kritik riskleri gizlediğini, bunun da büyük facialara davetiye çıkardığını vurguluyor.
YAKINLARINI KAYBEDENLER ADALET PEŞİNDE
Faciada yakınlarını kaybeden ailelerin avukatı Recep Dursun ise soruşturmanın kamu görevlileri ayağında ilerlemediğine dikkat çekiyor. Kaçak binanın dört yıl boyunca görmezden gelindiğini, SGK ve belediyeye gelen ihbarların yok sayıldığını belirterek şu soruyu soruyor:
“Bu kurumların ihmali olmasa bu insanlar bu kadar kolay ölür müydü?”
