Periodontitisin erken belirtilerini tanımak ve zamanında müdahale etmek, hastalığın ilerlemesini durdurmak ve ağız sağlığını korumak açısından hayati önem taşır. Hastalık genellikle sinsi ilerler ve belirgin ağrıya neden olmadığı için çoğu zaman fark edilmez.

Periodontitis Nedir ve Başlangıç Belirtileri

Periodontitis, diş etlerini ve dişleri çevreleyen kemik dokusunu etkileyen ilerleyici bir iltihabi hastalıktır. Genellikle gingivitis adı verilen daha hafif bir diş eti iltihabının tedavi edilmemesi sonucu ortaya çıkar. Gingivitis, diş eti kenarında plak birikimi nedeniyle diş etlerinin kızarması, şişmesi ve kolayca kanamasıyla kendini gösterir. Bu aşamada kemik kaybı henüz başlamamıştır ve uygun ağız hijyeni ile tamamen geri döndürülebilir. Ancak tedavi edilmezse, gingivitis periodontitise dönüşebilir.

Diş Eti İltihabının Periodontitise Dönüşümü

  • Kızarık ve Şişmiş Diş Etleri: Sağlıklı diş etleri soluk pembe renkte ve sıkıdır. Periodontitisin başlangıcında diş etleri parlak kırmızı veya morumsu bir renk alabilir ve şişkin görünür.
  • Diş Eti Kanaması: Diş fırçalarken, diş ipi kullanırken veya sert yiyecekler yerken diş etlerinin kolayca kanaması, periodontitisin en yaygın ve erken belirtilerindendir. Bu, diş etlerindeki iltihaplanmanın bir işaretidir.
  • Hassasiyet ve Rahatsızlık: İltihaplı diş etleri bazen hassasiyet veya hafif bir ağrıya neden olabilir. Ancak şiddetli ağrı genellikle hastalığın ileri evrelerinde veya enfeksiyonun yayıldığı durumlarda ortaya çıkar.

Dişleri Etkileyen Periodontitis Süreci

Periodontitis ilerledikçe, iltihaplanma sadece diş etleriyle sınırlı kalmayıp dişleri destekleyen diğer yapıları da etkilemeye başlar. Bu durum, diş eti çekilmesi ve kemik kaybı gibi ciddi sorunlara yol açar.

Diş Çekilmesi ve Kemik Kaybının Etkileri

  • Diş Eti Çekilmesi: Diş etlerinin diş yüzeyinden uzaklaşarak kök yüzeylerini açığa çıkarması durumudur. Bu, dişlerin daha uzun görünmesine neden olur ve genellikle sıcak, soğuk veya tatlı yiyeceklere karşı hassasiyete yol açar. Diş eti çekilmesi aynı zamanda diş köklerinin çürük ve enfeksiyon riskini artırır.
  • Diş Eti Cepleri (Periodontal Cepler): Diş etleri iltihaplandığında, diş ile diş eti arasındaki sağlıklı bağlar kopar ve diş eti cepleri oluşur. Bu cepler, bakterilerin ve yiyecek artıklarının birikmesi için ideal bir ortam sağlar, bu da enfeksiyonun daha da derinleşmesine yol açar. Profesyonel temizlik olmadan bu ceplerden bakterileri uzaklaştırmak neredeyse imkansızdır.
  • Kronik Ağız Kokusu (Halitosis): Periodontitis, ağızda kötü kokuya neden olan bakterilerin aşırı çoğalmasıyla ilişkilidir. Diş eti ceplerinde biriken bakteriler, kükürtlü bileşikler üreterek kalıcı ve rahatsız edici ağız kokusuna yol açar.
  • Dişlerde Sallanma ve Yer Değiştirme: Hastalık ilerledikçe, dişi destekleyen kemik yapısı tahrip olur. Bu durum, dişlerin gevşemesine ve hatta yer değiştirmesine neden olabilir. İleri vakalarda dişlerin kendiliğinden düşmesi veya çekilmesi gerekebilir.
  • Çiğneme Güçlüğü: Sallanan dişler ve zayıflamış çene kemiği, çiğneme fonksiyonunu olumsuz etkiler. Hastalar sert yiyecekleri çiğnerken ağrı veya rahatsızlık hissedebilirler.

Periodontolojinin Diş Sağlığındaki Yeri

Periodontoloji, diş hekimliğinin diş etleri, dişleri çevreleyen kemik ve diğer destekleyici dokuların sağlığı, hastalıkları ve tedavisi ile ilgilenen uzmanlık dalıdır. Bir periodontolog, diş eti hastalıklarının teşhisi, tedavisi ve önlenmesi konusunda özel eğitim almış bir diş hekimidir.

Akromegali hastalığı nedir?
Akromegali hastalığı nedir?
İçeriği Görüntüle

Periodontoloji Ne Demek?

Kısaca, periodontoloji, dişlerin ağızdaki stabilitesini sağlayan tüm yapıların (diş eti, periodontal ligament ve alveol kemiği) sağlıklı bir şekilde korunması veya kaybedilmişse yeniden kazanılması için uygulanan tedavileri kapsar. Periodontologlar, diş eti çekilmesi, diş eti iltihapları ve kemik kaybı gibi durumları tedavi ederek hastaların dişlerini uzun süre ağızda tutmalarına yardımcı olurlar. Periodontolojik tedaviler, hem estetik hem de fonksiyonel açıdan önemli iyileşmeler sağlar.

Diş Eti Hastalıkları ve Periodontitis İlişkisi

Diş eti hastalıkları geniş bir yelpazeyi kapsar ve gingivitisten periodontitise kadar farklı şiddetlerde görülebilir. Periodontitis, bu hastalıkların en ciddi formlarından biridir ve vücuttaki diğer sistemik sağlık sorunlarıyla da bağlantılı olduğu bilinmektedir.

Periodontitisin Risk Faktörleri ve Sistemik Bağlantıları

  • Sigara Kullanımı: Sigara, periodontitisin en önemli risk faktörlerinden biridir. Diş etlerine kan akışını azaltır, bağışıklık sistemini zayıflatır ve enfeksiyonlarla mücadele yeteneğini düşürür.
  • Diyabet: Kontrolsüz diyabet, periodontitis riskini artırır ve hastalığın seyrini kötüleştirir. Diyabetik bireylerde iltihabi yanıtlar daha şiddetli olabilir ve yara iyileşmesi yavaşlayabilir.
  • Genetik Yatkınlık: Bazı kişiler genetik olarak periodontitise daha yatkın olabilir. Ailede diş eti hastalığı öyküsü olan bireylerin riskleri daha yüksektir.
  • Hormonal Değişiklikler: Hamilelik, ergenlik veya menopoz gibi hormonal dalgalanmalar diş etlerini daha hassas hale getirebilir ve iltihaplanma riskini artırabilir.
  • Stres: Stres, vücudun bağışıklık sistemini baskılayarak diş eti hastalıklarına karşı direnci azaltabilir.
  • Bazı İlaçlar: Bazı ilaçlar (örneğin, tansiyon ilaçları, antidepresanlar) ağız kuruluğuna neden olarak veya diş etlerini etkileyerek periodontitis riskini artırabilir.

Periodontitisin tedavisi, düzenli diş taşı temizliği, kök yüzeyi düzleştirme (küretaj), antibiyotik tedavisi ve ileri vakalarda cerrahi müdahaleleri içerebilir. Erken teşhis ve düzenli ağız hijyeni uygulamaları, hastalığın önlenmesinde ve kontrol altına alınmasında anahtardır. Unutulmamalıdır ki sağlıklı diş etleri, genel vücut sağlığının önemli bir göstergesidir.

Kaynak: Haber Merkezi