Sağlık

'Dul kamburu' için kritik uyarı!

Boynun tabanında ortaya çıkan eğrilik, yani “dul kamburu”, 55 yaş üstünde sık görülse de duruş bozuklukları nedeniyle gençlerde de yaygınlaşıyor. Uzmanlar, düzenli egzersiz ve doğru duruş alışkanlıklarıyla bu sorunun önlenebileceğini vurguluyor.

Uzmanlara göre dul kamburu, kifoz ya da omurganın öne doğru eğilmesiyle ilişkilendirilen bir sağlık sorunu. 55 yaş üstü her 5 kişiden 2’sinde görülüyor. Kadınlarda osteoporozun daha yaygın olması nedeniyle bu deformiteye daha sık rastlanıyor. Ancak uzun süre telefon veya bilgisayar ekranına bakan gençlerde de ortaya çıkabiliyor.

BAŞLICA NEDENLER

Dul kamburunun iki temel nedeni bulunuyor:

  • Duruş bozukluğu: Masa başında eğilerek oturmak, ekran karşısında uzun süre kalmak kambur oluşumunu tetikliyor.

  • Osteoporoz: Kemik erimesine bağlı olarak omurgada eğrilik gelişiyor ve kifoz deformitesi ortaya çıkıyor.

BELİRTİLERİ

Dul kamburunda en sık görülen belirtiler arasında başın öne doğru eğilmesi, boyun ve sırtın üst kısmında ağrı, fiziksel olarak gözle görülebilen kamburluk yer alıyor. İleri vakalarda hastalar yukarı bakmakta güçlük çekebiliyor.

TEDAVİ YÖNTEMLERİ

Tedavide en önemli yaklaşım, duruş bozukluğunu düzeltmeye yönelik egzersizler. Boyun ve sırt kaslarını güçlendiren hareketlerin fizyoterapist eşliğinde öğrenilip düzenli yapılmasıyla iyileşme sağlanabiliyor. Altı ila sekiz haftalık programın ardından egzersizlerin kişisel olarak sürdürülmesi öneriliyor.

Osteoporoza bağlı kamburlarda ise öncelikle kemik erimesine yönelik tedavi uygulanıyor. İleri düzey ve yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyen vakalarda cerrahi seçenekler değerlendirilebiliyor ancak uzmanlar bu yöntemin nadiren tercih edildiğini belirtiyor.

NASIL ÖNLENEBİLİR?

Dul kamburunun önlenmesinde doğru duruş alışkanlıkları öne çıkıyor. Çalışma ortamında ergonomiye dikkat etmek, ekranı göz hizasında tutmak, düzenli egzersiz yapmak ve kemik sağlığını destekleyen dengeli beslenme büyük önem taşıyor. Uzmanlar ayrıca yeterli D vitamini alımı ve güç antrenmanlarının da koruyucu etkisine dikkat çekiyor.