CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan’ın Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki sunumunun ardından söz alarak Türkiye ekonomisindeki tabloyu değerlendirdi. Gürer, tarımda yaşanan kriz, artan üretici borçları ve gıda israfının ekonomik etkilerine vurgu yaptı.
TARSİM VERİLERİNDE ÇELİŞKİ VE GIDA İSRAFINDA REKOR ARTIŞ
CHP’li Gürer, iktidarın paylaştığı verilerde bile çelişkiler bulunduğunu belirterek, “Cumhurbaşkanı 50 bin 300 TARSİM poliçesi için 23 milyar lira ödeme yapılacağını söylüyor. Ancak TARSİM Genel Müdürü 89 bin poliçe ve 21 milyar ödeme açıklıyor. Bu kadar fark nasıl olur?” dedi.
Gürer, üretim kadar israfın da ciddi ekonomik kayıplara neden olduğunu vurgulayarak, “Tarladaki ürünün yüzde 35’i sofraya ulaşmadan çöpe gidiyor. 2023’te 18 milyon 200 bin ton olan gıda israfı bu yıl 23 milyon tonu geçti. 200 milyar liranın üzerinde parayı çöpe atıyoruz, ama kimse önlem almıyor,” ifadelerini kullandı.
ÇİFTÇİLER BORÇ BATAĞINDA, HACİZLER ARTIYOR
CHP’li Gürer, çiftçilerin kamu bankalarına olan borcunun 1 trilyon 100 milyar lirayı aştığını belirterek, “Yılbaşından bu yana 10 bine yakın araziye, 500 traktöre, hatta hayvanlara kadar haciz geldi. Üretici icralarla boğuşuyor. Bu insanlar üretimden çekilirse tarım daha da gerileyecek,” dedi. Gürer, Niğde’nin kuraklık haritasında risksiz bölge olarak gösterilmesini de eleştirerek, “Ulukışla’da yağmur düşmediği için buğday biçilemedi. Niğde nasıl kurak değil sayılıyor anlamıyorum,” diye konuştu.
ENFLASYON VE MAAŞ POLİTİKASINDA MANİPÜLASYON İDDİASI
Gürer, enflasyon verilerinin iktidarın politik tercihlerine göre şekillendiğini savunarak, “Asgari ücret ve emekli maaşları belirlenirken enflasyon düşük gösteriliyor, zam oranları az tutuluyor. Sonrasında ise enflasyon yeniden yükseliyor. Liyakat ve hukuk ortadan kalktı, sorun buradan kaynaklanıyor,” dedi.
PLANSIZLIK TARIMI ÇIKIŞSIZLIĞA SÜRÜKLÜYOR
Üreticilerin doğal afetlere karşı korumasız bırakıldığını vurgulayan Gürer, “Bir üretici don zararına karşı kendi imkânıyla parafin yakarak ürününü kurtardı. Devletin bu tür önlemler için üreticiye rehberlik etmesi gerekiyor. Plansızlık tarımı bitiriyor,” ifadelerini kullandı.
ET VE SÜT KURUMU FİYATLARI DENGELEMEK YERİNE ARTIRIYOR
Et ve Süt Kurumu’nun piyasayı düzenlemek yerine fiyat artışına yol açtığını belirten Gürer, “2010’dan bu yana 10 milyon büyükbaş ithal ettik, 12 milyar dolar dışarıya gitti. Kurum geçen yıl 11 milyar lira kâr etmiş. Kâr edeceğine piyasayı dengele, vatandaşa uygun fiyatlı et ver. Angus bonfile 1.200 lira olmuş,” dedi.
GÜBRE VE YEM FİYATLARINDA SİYASİ ETKİ
Girdi maliyetlerinin artışında siyasi ilişkilerin etkili olduğunu söyleyen Gürer, “DAP gübre 34 bin, üre 25 bin lira olmuş. Bu ürünleri ithal edenlerin çoğu iktidara yakın. Enflasyonun bedeli çiftçiye kesiliyor; girdi fiyatları artıyor, alım fiyatları düşük kalıyor,” diye konuştu.
MERKEZ BANKASI İLE TARIM BAKANLIĞI VERİLERİ ÇELİŞTİ
Gürer, Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan’ın mayıs ve ekim aylarında yaptığı açıklamalardaki çelişkilere dikkat çekti. Karahan’ın mayısta “gıdada iyileşme” vurgusu yaptığını ancak ekimde “kuraklık ve arz sıkıntısı” ifadeleri kullandığını hatırlatarak, “Tarım ve Orman Bakanı risk yok diyor ama Merkez Bankası arz sıkıntısından bahsediyor. Bu durum tarımda öngörüsüzlüğün göstergesi,” dedi. Gürer, “Gerçeği konuşmadan doğru sonuç alınamaz, bedelini yoksullaşan halk ödüyor,” ifadelerini kullandı.
İSTİHDAM VERİLERİNDE TUTARSIZLIK VE GENÇLERİN HAK KAYBI
Gürer, TÜİK’in istihdam verilerindeki tutarsızlığa da dikkat çekerek, “1 milyon çırak ve stajyeri işçi olarak sayıyorlar, ama bu gençlerin yaşlılık sigortası başlatılmıyor. Hem işçi sayıp hem haklarını tanımamak adaletsizliktir,” dedi.
