İran, uzun süredir İsrail’i bölgedeki en büyük rakip olarak görüyor. Tel Aviv’in askeri gücü, Batı ile yakın ilişkileri ve nükleer silah iddiaları, Tahran yönetimi tarafından ciddi bir tehdit olarak algılanıyor. İran, bu nedenle hem doğrudan saldırılarla hem de Lübnan’daki Hizbullah, Gazze’deki Hamas ve Yemen’deki Husiler gibi vekil gruplar aracılığıyla İsrail’e karşı baskı kurmayı amaçlıyor.

İngiltere kraliyet ailesini yıkan ölüm! 'Derin bir üzüntü içindeyiz'
İngiltere kraliyet ailesini yıkan ölüm! 'Derin bir üzüntü içindeyiz'
İçeriği Görüntüle

Gazze ve Filistin Meselesinde Baskı Unsuru

İran’ın saldırılarına gerekçe olarak en sık sunduğu nedenlerden biri, İsrail’in Gazze’deki askeri operasyonları oluyor. İran yönetimi, füze saldırılarını “Filistin halkına destek” ve “İsrail’in işlediği insan hakları ihlallerine karşı cevap” olarak tanımlıyor. Bu tür eylemler, İran’ın Filistin meselesindeki liderlik iddiasını da pekiştirmeye yönelik görülüyor.

İç Politika ve Güç Gösterisi

İran’daki siyasi ve ekonomik baskılar arttıkça, dış politikada sert söylemler ve saldırgan eylemler iç kamuoyunu yönlendirme aracı haline geliyor. İsrail’e karşı gerçekleştirilen füze saldırıları, rejimin “dış tehditlere karşı güçlü durduğu” mesajını yayarak milliyetçi duyguları harekete geçirmeyi amaçlıyor.

İsrail’in Güvenliğini Sarsma Stratejisi

İran, füze saldırıları ile İsrail’in hava savunma sistemlerini test ediyor ve zayıf noktalarını analiz ediyor. Aynı zamanda saldırılar, İsrail kamuoyunda güvensizlik yaratmayı ve bölgedeki yatırımcılar ile uluslararası aktörlerin endişelerini artırmayı hedefliyor.

Uluslararası Pazarlık Gücünü Artırma

Tahran yönetimi, nükleer müzakereler başta olmak üzere birçok uluslararası konuda elini güçlendirmek istiyor. Füze saldırıları, İran’ın bölgesel etkisini ve askeri kapasitesini ortaya koyarak, diplomatik masada daha avantajlı bir pozisyon elde etme arayışının bir parçası olarak değerlendiriliyor.