Avrupa’dan İsrail’e yönelik diplomatik düzeyde sert bir adım geldi. Hollanda hükümeti, İsrail’in aşırı sağcı bakanları Itamar Ben-Gvir ve Bezalel Smotrich’in ülkeye girişini resmi olarak yasakladı. Kararın gerekçesi olarak, iki ismin Filistinlilere yönelik şiddeti teşvik eden söylem ve eylemleri gösterildi. Bu kararın ardından iki ülke arasındaki gerilim hızla tırmanırken, Tel Aviv yönetimi tepki gösterdi.
“Şiddeti teşvik ettikleri için girişleri yasaklandı”
Hollanda’nın aldığı bu dikkat çekici karar, yalnızca Lahey ve Tel Aviv arasında değil, uluslararası diplomatik çevrelerde de geniş yankı buldu. Yetkililer, yasak kararının ardında Batı Şeria ve Gazze’de Filistinlilere karşı yapılan çağrıların etkili olduğunu belirtti. Özellikle son dönemlerde, Ben-Gvir ve Smotrich’in Filistin topraklarının ilhakı, yerleşim politikaları ve şiddet içerikli beyanlarının, Hollanda tarafından “barış sürecini tehdit eden unsurlar” olarak değerlendirildiği ifade edildi.
Büyükelçi Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldı
Yasak kararının açıklanmasının hemen ardından, Hollanda’nın Tel Aviv Büyükelçisi Marriet Schuurman, İsrail Dışişleri Bakanlığı’na çağrıldı. Yapılan açıklamada, söz konusu yasak kararının sert şekilde protesto edildiği belirtildi. İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, saat 17.00’de yapılacak görüşmede, Hollanda hükümetine resmi rahatsızlığı ileteceklerini ve bu adımı kabul etmediklerini açıklayacak.
Gazze ve Batı Şeria açıklamaları bardağı taşırdı
Hollanda’nın yasak kararında etkili olan temel noktalardan biri de, Ben-Gvir ve Smotrich’in daha önce Gazze Şeridi’nde “etnik temizlik” imasında bulunan açıklamaları ve Batı Şeria’da yerleşimci şiddetini meşrulaştıran söylemleri oldu. Bu açıklamaların, hem Avrupa Birliği içinde hem de insan hakları savunucularınca “tehlikeli ve tahrik edici” olarak nitelendirildiği biliniyor.
İsrail'den “misilleme” sinyalleri
Tel Aviv yönetimi ise Hollanda’nın kararını yalnızca diplomatik değil, aynı zamanda ideolojik bir tutum olarak değerlendirdi. İsrail basınına yansıyan iddialara göre, bazı İsrailli siyasetçiler Hollanda'ya karşı karşı adımlar atılması gerektiğini savunuyor. Özellikle AB ülkelerinden benzer yaptırımların gelmesi durumunda, İsrail’in Avrupa Birliği ile ilişkilerini yeniden değerlendirebileceği ifade ediliyor.
Avrupa’da benzer kararlar gündeme gelebilir
Uluslararası gözlemciler, bu kararın emsal teşkil edebileceği uyarısında bulunuyor. Hollanda’nın aldığı bu tavır, İsrail’in iç politikasında görev alan aşırı sağcı isimlerin uluslararası hareket alanını sınırlama noktasında atılmış güçlü bir diplomatik mesaj olarak görülüyor. Özellikle insan hakları ihlallerine dair tutumunu sıklaştıran bazı Avrupa ülkelerinin, önümüzdeki günlerde benzer yasak ve yaptırımları gündeme getirebileceği belirtiliyor.