Sağlık

Kırık kalp sendromunu kalp krizi sanabilirsiniz

Göğüs ağrısı kalp krizinin en bilinen belirtisi olsa da, her zaman kriz anlamına gelmiyor. Uzmanlara göre kırık kalp sendromu, miyokardit ve perikardit gibi durumlar da kalp krizini taklit ederek aynı belirtilerle ortaya çıkabiliyor.

Kalp-Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Bingür Sönmez, halk arasında pek bilinmeyen ancak hayati risk taşıyabilen “kırık kalp sendromu” hakkında dikkat çekici bilgiler verdi. Bu sendrom, yoğun stres ya da ani duygusal değişimlerle tetikleniyor ve kalp kriziyle karıştırılabiliyor.

STRES VE ÜZÜNTÜ TETİKLİYOR

Kırık kalp sendromu, ani üzüntü, stres ya da aşırı sevinç sonrası kalp kaslarının kısa süreli zayıflamasıyla ortaya çıkıyor. “Stres kardiyomiyopatisi” olarak da bilinen bu durum, kalbin sol karıncığında balonlaşmaya yol açarak kalp fonksiyonlarını bozuyor.

BELİRTİLERİ KALP KRİZİNİ TAKLİT EDİYOR

Göğüs ağrısı ve nefes darlığı, sendromun en belirgin şikâyetleri arasında yer alıyor. Ayrıca aritmi, çarpıntı, tansiyon düşüklüğü ve bayılma da görülebiliyor. Klinik tablo kalp krizine çok benzediği için tanı sürecinde ayırt edilmesi zor olabiliyor.

EN ÇOK MENOPOZ DÖNEMİNDEKİ KADINLARDA GÖRÜLÜYOR

Prof. Dr. Sönmez, vakaların yüzde 80-90’ının menopoz öncesi ve sonrası dönemdeki kadınlarda görüldüğünü belirtti. Östrojenin stres hormonlarına karşı koruyucu etkisinin azalması bu durumu tetikleyen önemli bir faktör olarak gösteriliyor.

TEŞHİSTE MAYO KLİNİK KRİTERLERİ

2008’de tanımlanan Mayo Klinik kriterleri, kırık kalp sendromunun teşhisinde en çok kullanılan yöntemler arasında yer alıyor. Sol karıncığın balonlaşması, koroner damarlarda tıkanıklık olmaması, EKG bulguları ve troponin yüksekliği bu kriterlerden bazılarını oluşturuyor.

TEDAVİ YÖNTEMLERİ

Spesifik bir tedavisi bulunmayan kırık kalp sendromunda, semptomlara yönelik ilaçlar tercih ediliyor. Beta blokerler, ACE inhibitörleri, diüretikler ve kan sulandırıcı ilaçlar tedavi sürecinde kullanılabiliyor. Ayrıca hastaların yoğun bakımda gözlem altında tutulması gerekebiliyor.

HAYATİ RİSK VE YENİDEN TEKRARLAMA İHTİMALİ

Çoğu vaka birkaç gün içinde iyileşme gösterse de, nadir durumlarda kalp yetmezliği, akciğer ödemi, ritim bozuklukları ve ölüm riski söz konusu olabiliyor. Ölüm oranı yüzde 1-2 olarak belirtilirken, yeniden ortaya çıkma oranı ise yüzde 5-10 arasında değişiyor.