Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) duyurduğu “hakemlerin bahis oynaması” skandalı gündemdeki yerini korurken, Türkiye gazetesi yazarı Ömer Faruk Ünal, konuyla ilgili dikkat çeken bir yazı kaleme aldı. Ünal, Zorbay Küçük hakkında yürütülen soruşturma sürecine değinerek, “Eğer aklanırsa, bu durumun hesabını TFF ve MHK nasıl verecek?” ifadelerini kullandı.
“BU İŞ ÇOCUK OYUNCAĞI DEĞİL”
Ünal yazısında, TFF’nin açıklamasını sert sözlerle eleştirerek şu ifadelere yer verdi:
“TFF Başkanı pazartesi günü bombanın pimini çekti. Dünya ajansları flaş geçti, sosyal medya yıkıldı! Çarşamba günü ise Zorbay Küçük’ün kimlik bilgilerinin kullanıldığı iddiası ortaya çıktı. Eğer bu iddia doğruysa, TFF ve MHK bunun hesabını nasıl verecek? Bu iş çocuk oyuncağı değil, ‘pardon yanlışlık olmuş’ denilecek bir konu da değil.”
Gazeteci Ünal, TFF ve Merkez Hakem Kurulu’nun (MHK) karar alma sürecinde yeterince dikkatli davranmadığını, “Spor Toto’dan gelen bilgiyle yetinilmemesi, hakemin de dinlenmesi gerektiğini” belirtti.
“27 EKİM TÜRK FUTBOLUNDAKİ ÇÜRÜMEYİ GÖSTERDİ”
Ünal, yazısında “27 Ekim açıklamasının” Türk futbolundaki bazı yapısal sorunları da ortaya çıkardığını dile getirdi:
“2025 yılında üst klasmana alınan 11 hakemden dördünün bahis oynadığı tespit edilmişse burada ciddi bir sistem sorunu vardır. MHK göreve geldiği 15 ayda futbolun altına dinamit koydu, farkında bile değil.”
Ünal ayrıca, “Basın toplantısında açıklanan 571 hakemden 371’inin bahis hesabı var” ifadesinin yanlış anlaşıldığını ve “doğru sayının 152” olduğunu savundu.
“SADECE BAHİS DEĞİL, ZAAFLAR DA İNCELENMELİ”
Ünal, hakemlerin yalnızca bahis yönünden değil, yaşam tarzı ve kişisel geçmiş açısından da denetlenmesi gerektiğini belirtti. Yazısında şu ifadeler yer aldı:
“Hakemlikte sağlık raporu, sabıka kaydı, mal beyanı yetmez. Ailesi, banka hareketleri, kredi kartı borçları bile mercek altına alınmalı. 40 gün önce yalan beyanda bulunan hakem hâlâ görevde. Bu kişilerden hakem olmaz.”
“MHK BU ŞARTLARDA GÖREVDE KALAMAZ”
Ünal, yazısının sonunda MHK’nın mevcut haliyle görevine devam etmemesi gerektiğini vurguladı:
“Bahis oynayan üst klasmandaki yedi hakemden altısını mevcut MHK terfi ettirmiş. Bu kurul görevde olduğu sürece kamuoyu ikna olmaz. Güven kalmamıştır. Belçika’da yaşanan benzer bir süreçte hakemlik sistemi IFAB danışmanlığıyla yeniden düzenlenmişti. Türkiye’de de benzer bir adım atılmalı.”
