Emekliye 30.000 TL'lik rekor promosyon! Akbank, Yapı Kredi, ING... İşte banka banka yeni liste!
Emekliye 30.000 TL'lik rekor promosyon! Akbank, Yapı Kredi, ING... İşte banka banka yeni liste!
İçeriği Görüntüle

Türkiye’nin tekstil endüstrisi alarm veriyor. Bir zamanlar Osmanlı’nın ipek başkenti olarak bilinen Bursa’nın öncülüğünde dünya pazarında söz sahibi olan sektör, artık tarihinin en zor dönemlerinden birini yaşıyor. The Economist dergisinin analizine göre, Türkiye’nin tekstil ihracatı son yıllarda ciddi oranda gerilerken, üretim ve istihdam da hızla düşüyor.

İHRACATTA BÜYÜK DÜŞÜŞ YAŞANIYOR

The Economist’in verilerine göre 2025’in ilk yarısında Bangladeş ve Vietnam ihracatlarını çift haneli oranlarda artırırken, Türkiye’nin tekstil ihracatı yüzde 6,9 oranında azaldı. 2022 yılında 22 milyar dolar olan ihracat hacminin 2025 sonunda 17 milyar dolara düşmesi bekleniyor. Bu düşüş, üç yıl içinde yüzde 23’lük bir kayba karşılık geliyor.

Kriz yalnızca ihracat rakamlarını etkilemekle kalmadı; istihdamda da büyük kayıplar yaşandı. Yaklaşık 310 bin kişi işini kaybederken, 6 bin işletme kapandı. Çok sayıda üretici ise maliyet avantajı nedeniyle üretim tesislerini Mısır’a taşıdı.

YÜKSEK FAİZ VE AŞIRI DEĞERLİ LİRA KRİZİ DERİNLEŞTİRDİ

Dergi, çöküşün temel nedenlerinden birinin yüksek faiz oranları ve aşırı değerli Türk lirası olduğunu belirtti. Türkiye’de enflasyonun yüzde 33 seviyesinde seyrettiği, asgari ücretin ise 2022’den bu yana dolar bazında yüzde 60’tan fazla artarak 383 dolardan 620 dolara yükseldiği ifade edildi.

Bu durum, ihracatçıların rekabet gücünü önemli ölçüde zayıflattı. Türk İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, “Avrupalı alıcılar geçmişte Çin’den yüzde 15-20 pahalı olsak da bizi tercih ederdi, ancak fark yüzde 50’ye çıkınca artık tercih etmiyorlar,” sözleriyle sektördeki tabloyu özetledi.

ÇİN YENİDEN AVRUPA PAZARININ LİDERİ OLDU

Avrupa pazarında Çin yeniden öne çıktı. 2025’in ilk yarısında Avrupa Birliği’ne yapılan Çin tekstil ihracatı yüzde 20 oranında arttı. ABD’nin ticaret politikalarında yaptığı değişiklikler de siparişlerin yeniden Çin’e yönelmesine neden oldu. Türkiye ise bu rekabet karşısında pazar payını hızla kaybetti.

SURİYELİ İŞGÜCÜNÜN DÖNÜŞÜ ÜRETİMİ ZORLADI

Son on yılda Türkiye’deki tekstil atölyelerinde 250 ila 400 bin arasında Suriyeli mülteci istihdam ediliyordu. Ancak Suriye’de iç savaşın sona ermesi ve Esad rejiminin 2024 sonunda çökmesiyle birlikte bu işçilerin yaklaşık yüzde 20’si ülkelerine döndü. Bu gelişme sektörde iş gücü açığına yol açtı.
Giyimkent Başkanı Muzaffer Cevizli, “Gençler artık masa başı işleri tercih ediyor. Rekabetçi ücret versek bile işçi bulamıyoruz,” diyerek sektörün yaşadığı sorunu dile getirdi.

TÜRKİYE TEKSTİLDE YAPISAL DÖNÜŞÜMLE KARŞI KARŞIYA

The Economist, Türkiye’nin tekstil sektöründeki bu düşüşün geçici bir daralma değil, kalıcı bir dönüşüm süreci olduğuna dikkat çekti. Ucuz iş gücü avantajını kaybeden Türkiye’nin artık markalaşma, tasarım, hızlı teslimat ve niş üretim gibi alanlara yönelmesi gerektiği belirtildi.

Bazı büyük firmalar –örneğin Eroğlu ve LC Waikiki– üretimlerinin bir kısmını Mısır’a taşımaya başladı. Dergi, Türkiye’nin yeniden yükseliş için “Avrupa’nın Çin’i olma” hedefinden vazgeçip kendi kimliğini yeniden inşa etmesi gerektiğini vurguladı.

Kaynak: HABER MERKEZİ