Fransa ile İspanya’yı ayıran Bidassoa Nehri’nin ortasında yer alan küçük Sülün Adası, turistik değeri olmayan, haritada kolay bulunmayan sıradan bir kara parçası gibi görünse de, tarihi ve yönetim biçimiyle dünyanın en ilginç adalarından biri.
Yaklaşık 200 metre uzunluğunda ve 40 metre genişliğindeki bu ada, dört yüzyıldır kesintisiz şekilde altı ayda bir Fransa ile İspanya arasında el değiştiriyor.

TARİHİ BİR BARIŞ ANLAŞMASININ TANIGI
17. yüzyılda Fransa ile İspanya arasında yıllarca süren savaşlar, iki ülkeyi barış görüşmeleri yapmaya zorladı. Ancak taraflar, müzakereleri kendi topraklarında yürütmek istemedi. Bu nedenle, sınırın tam ortasında kalan Sülün Adası tarafsız bölge ilan edildi.
Aylar süren görüşmelerin ardından 1659 yılında Pireneler Antlaşması bu adada imzalandı. Anlaşmayla iki ülke arasındaki sınırlar belirlendi, Avrupa’daki siyasi denge yeniden şekillendi.
Antlaşmanın kalıcılığını pekiştirmek için dönemin Fransa Kralı XIV. Louis, İspanya Kralı IV. Felipe’nin kızı Maria Theresa ile aynı adada evlendirildi. Bu düğün, adayı “barışın sembolü” haline getirdi.
6 AY FRANSA’DA, 6 AY İSPANYA’DA
1659’dan bu yana Sülün Adası, ortak mülkiyet (condominium) sistemiyle yönetiliyor. Bu uygulamaya göre ada, her yıl 1 Şubat - 31 Temmuz arasında İspanya’nın, 1 Ağustos - 31 Ocak arasında ise Fransa’nın yönetimine geçiyor.
Bu sıra dışı paylaşım sistemi yaklaşık 400 yıldır hiç bozulmadan devam ediyor. Kâğıt üzerinde iki ülkenin donanma komutanları adadan sorumlu görünse de, pratikte yönetim sınır kasabalarının belediyeleri tarafından yürütülüyor.
Fransa tarafında Hendaye, İspanya tarafında ise Irun belediyeleri sırayla adaya bakıyor. Çim biçimi, temizlik ve bakım işleri için her yıl küçük ekipler gönderiliyor.

ADA ZİYARETLERE KAPALI
Sülün Adası’nın üzerine inşa edilmiş herhangi bir yapı bulunmuyor. Yalnızca 1659’daki barış anlaşmasını anmak için dikilen anıt adanın tek kalıcı unsuru.
Ada, halkın ziyaretine kapalı. Sadece özel günlerde, iki ülke yetkililerinin katıldığı sınırlı törenlerde adaya geçiş izni veriliyor.
Bölgeye ulaşım, nehrin su seviyesine göre değişiyor. Zaman zaman botlarla geçiliyor, bazen de suyun çekildiği dönemlerde yürüyerek ulaşmak mümkün oluyor.
AVRUPA’NIN EN ESKİ ORTAK YÖNETİM MODELİ
Sülün Adası, günümüzde varlığını sürdüren en eski ortak yönetim bölgelerinden biri olarak kabul ediliyor. Franco döneminde askerî koruma altına alınan ada, bugün Avrupa’nın en barışçıl sınır noktalarından biri olarak biliniyor.
Fransa ve İspanya’nın belediye başkanları her yıl birkaç kez bir araya gelerek nehir suyu kalitesi, balıkçılık hakları ve çevre düzenlemeleri üzerine görüşmeler yapıyor.
Yaklaşık dört yüzyıldır değişmeyen bu düzen, Avrupa’da sınırların ötesinde barışın ve diplomatik istikrarın simgesi olarak varlığını sürdürüyor.




