Norveç'te tıp dünyasını yakından ilgilendiren önemli bir gelişme yaşandı. İlk kez Alzaymır hastalığıyla bağlantılı beyin değişikliklerini tespit etmek amacıyla kan testleri kullanılmaya başlandı. Uzmanlar tarafından omurilik sıvısı alınmasını gerektiren önceki yöntemlere göre çok daha basit bir alternatif olarak değerlendirilen bu yeni uygulama, kamu yayın kuruluşu NRK tarafından duyuruldu. Bilişsel belirtiler gösteren hastalar için hastanelerde erişime açılan testler sayesinde, hastalıkla ilişkili protein seviyelerinin ölçümü yapılabilecek.
STAVANGER ÜNİVERSİTESİ HASTANESİ ÖNCÜLÜĞÜNDE 11 BİN ÖRNEK İNCELENDİ
Ülke genelinde hastalığın yaygınlığına dair veriler, Stavanger Üniversitesi Hastanesi öncülüğünde yakın zamanda yapılan kapsamlı bir çalışmayla ortaya kondu. Çalışma kapsamında 57 yaş ve üzeri kişilerden alınan 11.000'den fazla kan örneği analiz edildi.
Elde edilen sonuçlar, yaş ilerledikçe riskin arttığını gözler önüne serdi. Yapılan analizler, 70 yaş üstü Norveçlilerin üçte birinde Alzaymır'a bağlı beyin değişiklikleri olduğunu ortaya koyarken, 90 yaş üstü kişilerin yüzde 60'ından fazlasının bu durumdan etkilendiğini gösterdi.
UZMANLAR KAN TESTİNİN DAHA AZ İNVAZİV OLDUĞUNU BELİRTİYOR
Yeni yöntemin getirdiği avantajlar uzmanlar tarafından detaylandırıldı. Uzmanlar, kan testinin, omurilik sıvısı alınmasını gerektiren önceki yöntemlere göre daha basit ve daha az invaziv (vücuda daha az müdahale gerektiren) bir alternatif sunduğunu söyledi.
Testin sadece hastanelerde değil, genel pratisyen hekimler aracılığıyla da erişilebilir hale getirilmesi için çalışmaların sürdüğü belirtildi. Bu adımın hayata geçirilmesi durumunda, erken teşhis ve önleyici bakım süreçlerinin potansiyel olarak iyileşebileceği ifade edildi.
YENİ İLAÇLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE MALİYET SÜRECİ BEKLENİYOR
Teşhis yöntemindeki bu yeniliğin yanı sıra tedavi seçenekleri de gündemdeki yerini koruyor. Alzaymır hastalığının ilerlemesini yavaşlatmayı amaçlayan Leqembi ve Kisunla gibi yeni ilaçların Norveç'te yakında değerlendirilmesi bekleniyor. Ancak söz konusu ilaçların maliyeti ve hastane ortamında uygulanması konusunun hâlâ bir zorluk teşkil ettiği kaydedildi.