Türkiye genelinde açık görüşlerde yaşanan güvenlik endişeleri, Bolu T Tipi Kapalı Cezaevinde meydana gelen kan dondurucu olayın ardından yeniden gündeme geldi. Tutuklu bir hükümlünün, görüş sırasında eşi ve küçük kızına saldırması sonrası Adalet Bakanlığı harekete geçti. Cezaevlerinde benzer olayların yaşanmaması için risk analizi zorunluluğu, personel takviyesi ve yeni güvenlik protokolleri içeren kapsamlı bir düzenleme yolda. Amaç açık görüşlerde risk seviyesini sıfıra indirmek ve ailelerin güven içinde görüşebilmesini sağlamak.
AÇIK GÖRÜŞLERE EK TEDBİR GELİYOR
Bolu T Tipi Kapalı Cezaevinde tutuklu H.A., açık görüş sırasında boşanma aşamasındaki eşi ve 4 yaşındaki kızına saldırarak çocuğu ağır yaraladı. Tüm Türkiye’yi sarsan olay cezaevlerinde açık görüş uygulamasına yönelik güvenlik eksikliklerini yeniden gündeme taşıdı.
Olayın ardından Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü, açık görüşlerde uygulanacak güvenlik tedbirlerinin artırılacağını duyurdu. Adalet Bakanlığı da yeni yılda kapsamlı önlemleri hayata geçirmeye hazırlanıyor.
ÖZEL RİSK DEĞERLENDİRMESİ YAPILACAK
Türkiye Gazetesi’nde yer alan habere göre, benzer olayların önüne geçebilmek için her açık görüş öncesinde hükümlüye özel risk değerlendirmesi yapılacağı aktarıldı. Özellikle kadına yönelik şiddet veya aile içi şiddet geçmişi olan hükümlüler için özel denetim mekanizması kurulacak.
Ayrıca ceza infaz kurumlarında personel sayısı artırılacak ve görevli personele psikolojik farkındalık ve kriz yönetimi konularında yeni eğitimler verilecek.
Ceza hukukçusu Prof. Dr. Caner Yenidünya, olayın açık görüş sisteminden değil, yetersiz denetimden kaynaklandığını belirtti:
“Bolu’daki olay açık görüş sisteminin yanlışlığını değil, risk analizinin eksikliğini gösteriyor. Görsel ve işitsel gözetim zaten mevcut. Ancak özellikle aile içi şiddet vakalarında, görüş öncesi bir risk değerlendirmesi yapılmalı ve mevzuata bu yönde açık bir hüküm eklenmeli.”
“CEZAEVLERİNDEKİ YOĞUNLUK RİSKLERİ ARTIRIYOR”
Türkiye genelinde yaklaşık 340 bin hükümlü ve tutuklu bulunduğunu belirten Yenidünya, artan yoğunluğun personel denetimini zorlaştırdığını vurguladı:
“Cezaevlerindeki nüfus her gün ortalama 300 kişi artıyor. Bu yoğunluk nedeniyle hükümlülerin iyi hâli ve topluma yeniden uyum süreçleri yeterince izlenemiyor. Bu da bazı kişilerin fırsatları kötüye kullanmasına yol açabiliyor.”
Hükümlülerin tahliye sonrası süreçte ve toplum içine dönüşlerinde yakından izlenmeleri gerekiyor. Bu kapsamda Adalet Bakanlığı’nın, denetimli serbestlik sisteminde de yeni düzenlemeler üzerinde çalıştığı öğrenildi.
YENİ DÖNEMDE “SIFIR RİSK” HEDEFİ
Bakanlık, yeni önlemlerle birlikte açık görüşlerde riskin sıfıra indirilmesini hedefliyor. Planlanan düzenlemelerle birlikte:
Açık görüşlerde risk analizi zorunlu hale getirilecek,
Kamera ve personel gözetimi artırılacak,
Kadına ve çocuğa yönelik şiddet geçmişi olan hükümlülere özel izleme prosedürü uygulanacak,
Ceza infaz personeline psikolojik ilk yardım ve kriz eğitimi verilecek.
Yeni tedbirlerin 2026 yılı başına kadar tüm cezaevlerinde uygulanması planlanıyor.
