Aşırı duyarlılık zatürresinin hayvanlarla temasta bulunan kişilerde daha sık görülebileceğini söyleyen Prof. Dr. Özlü, bu hastalığın kedi tüyü dışında kuş, kümes hayvanları ve büyükbaş-küçükbaş hayvanlarla da ilişkilendirilebildiğini vurguladı. Özlü, hayvanların tüyleri kadar organik atıklarının ve tozlarının da risk faktörü olduğunu ifade etti.
HAYVANLAR VE ORGANİK TOZLAR NEDEN OLUYOR?
Prof. Dr. Özlü, aşırı duyarlılık zatürresinin hayvanlarla yakın temas ve organik maddelerin solunması sonucu gelişebildiğini söyledi. Özlü, “Sadece kedi tüyüne karşı değil, kuş tüyüne ve kümes hayvanlarının tüyüne karşı da olabilir. Sadece tüy değil, hayvanların diğer atıkları ve organik tozları da tetikleyebilir” dedi.
Özlü, özellikle güvercin besleyenlerde, tavuk ve kaz gibi kümes hayvanlarıyla uğraşanlarda, ayrıca sığır, keçi ve koyun yetiştiricilerinde bu hastalığın görülebildiğini belirtti.
BELİRTİLERİ EN ÇOK ÖKSÜRÜK VE NEFES DARLIĞI
Aşırı duyarlılık zatürresinin en belirgin semptomunun öksürük ve nefes darlığı olduğuna dikkat çeken Özlü, hastalığın enfeksiyon benzeri belirtiler gösterebileceğini kaydetti. Özlü, “Ateş, solunum sıkıntısı, nefes darlığı, hırıltı, halsizlik ve kırgınlığa yol açabilir. Zamanla kronikleşebilir” ifadelerini kullandı.
TEŞHİSTE GECİKME YAŞANABİLİR
Prof. Dr. Özlü, hastalığın sıklıkla mikrobik zatürre ile karıştırıldığını ve bu nedenle antibiyotik tedavisinin uygulanabildiğini söyledi. Özlü, “Teşhisi gecikebilir. Böyle ortamlarda bulunan kişilerde akla gelmesi gereken bir durumdur. Bu tür ortamların başlangıçta etkisi olmayabilir ama tekrarlayan maruziyetler duyarlılığa yol açar” açıklamasını yaptı.
Özlü, hastalığın ilk semptomlarının öksürük ve nefes darlığı olduğunu vurgulayarak hayvanlarla veya organik tozlarla temas eden kişilerin dikkatli olması gerektiğini belirtti.
