Sevgili dostlar…
Bugün sizlerle, bölgenin havasını aniden değiştiren bir gelişmeyi konuşmak istiyorum. Ortadoğu’da bir kıpırdanma olduğunda bunun yalnızca bir sınır hareketi olmadığını biliriz. Bir yerde bir duman yükselir… başka bir yerde satranç taşları yer değiştirir. İsrail’in Lübnan’ın güneyine düzenlediği son operasyon tam da böyle bir tabloyu önümüze koyuyor.
İsrail savaş uçakları, Sur kentine bağlı Deyr Kifa ve Şuhur bölgelerini hedef aldı. Saldırıların seçildiği noktalar ve operasyonun zamanlaması; bölgede yeni bir denklemin yazıldığını net şekilde gösteriyor. İsrail ordusunun koordinat paylaşarak sivillerden bölgeyi boşaltmasını istemesi, yaklaşan sürecin sade bir askeri adım olmadığını ortaya koyuyor.
Biraz durup düşünelim… Bu operasyon neden bugün yapıldı? Bu mesaj kime veriliyor? Bu hareketliliğin perde arkasında hangi jeopolitik hesaplar var
2023’te başlayan İsrail–Lübnan gerilimi, 2024’te bölgesel çapta ağır sonuçlara yol açmıştı ve ateşkes yalnızca kısa bir nefes aralığı yaratmıştı. Bugünkü tablo, o nefesin artık tamamen tükendiğini gösteriyor. Sahadaki her hareket, bölgedeki güç merkezlerinin yeni bir pozisyon alışına işaret ediyor.
ABD’nin bölgedeki askeri etkisi, İran’ın Hizbullah üzerindeki stratejik rolü, Suriye hattındaki hareketlilik ve enerji koridorlarına yönelik rekabet… İsrail’in son hamlesinin bu başlıkların hiçbirinden bağımsız olmadığını görüyoruz. Bu operasyon aynı zamanda diplomasi masasına gönderilmiş bir mesaj niteliğinde adeta.
Lübnan ise ekonomik krizi, siyasi tıkanmışlığı ve toplumsal yorgunluğuyla her yeni darbeyi daha derinden hissediyor. Sınır hattındaki her saldırı, hem ülkenin iç dinamiklerini hem de bölgedeki kırılgan dengeleri biraz daha zorluyor.
Sevgili dostlar…
Ortadoğu’da hiçbir adım tesadüf değildir. Bu coğrafyada hiçbir şey kendi başına yaşanmaz.
Her uyarı, her açıklama, her hava trafiği bir sonraki hamlenin işaretini taşır.
Bugün Güney Lübnan’dan yükselen her ses, yarının diplomasi masasında kurulacak dengelerin habercisi niteliğinde. Ya tansiyon daha da yükselecek… Ya da diplomatik kanallar devreye girerek bu gerginliği yumuşatacak.
Yakından takip edeceğim.
Bu siteye yazılan köşe yazıları Türkinform'un editöryal politikasını yansıtmamaktadır. Köşe yazılarındaki görüşler yalnızca yazarları ilgilendirmektedir
