TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, kamu işçilerine yönelik yapılan toplu sözleşme teklifine sert tepki gösterdi. TÜHİS’in sunduğu zam oranlarının kabul edilemez olduğunu belirten Atalay, "Ne toplumun ne işçinin beklentisini karşılıyor" dedi.
105 gün önce 600 bin kamu işçisini ilgilendiren toplu sözleşme taleplerini Türk Ağır Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası (TÜHİS) ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na sunduklarını hatırlatan Atalay, TÜHİS’in bugünkü teklifiyle ilgili şu değerlendirmede bulundu:
“İlk altı ay için yüzde 16, ardından 8, 7 ve 5’lik zam teklifleri sundular. Bu rakamların kabul edilmesi mümkün değil. Bu teklif ne gerçek hayat koşullarını yansıtıyor ne de işçinin hakkını teslim ediyor.”
“Müzakere bitti, sıra grev sürecinde”
Atalay, kamu işçilerinin taleplerine kulak verilmemesi durumunda grev sürecinin kaçınılmaz olduğunu vurguladı:
“Türkiye’nin dört bir yanında mitingler düzenledik. Ekim ayında 150 bin işçiyle Ankara’da sesimizi duyurmaya çalıştık. Ancak görünen o ki, hala taleplerimizi anlamıyorlar. Müzakere süreci bitmiştir. Haziran ayının son haftasında grev kararı gündemde.”
Salı günü Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda bir görüşme yapılacağını duyuran Atalay, çarşamba günü ise tüm sendikalarla birlikte Hazine ve Maliye Bakanlığı’nda olacaklarını söyledi. Ardından tüm illerde kamuoyuna bilgilendirme yapılacağını aktardı.
“Geçim zorluğu herkesi vuruyor”
İşçilerin geçim derdine dikkat çeken Atalay, şöyle konuştu:
“Ortalama 15 yıllık bir kamu işçisinin maaşı şu an asgari ücretin çok az üzerinde. TÜİK rakamlarıyla, market fiyatlarıyla örtüşmeyen bir tablo var. İşçi geçinemiyor, zorda. Bu ücretle bırakın gıdayı, ancak kira ödenebilir.”
Özellikle özel sektörle kıyaslandığında kamu işçilerinin çok daha düşük maaş aldığını vurgulayan Atalay, çözüm için hükümete “müspet ya da menfi bir cevap verilmesi” çağrısında bulundu.
TÜRK-İŞ’in miting ya da eylem için değil, hak mücadelesi için sahada olduğunu belirten Atalay, “Bizim sokakta olmak gibi bir hevesimiz yok ama gidecek başka bir yerimiz kalmadı. Talebimize olumlu yanıt verilirse hem işçi hem ülke rahat eder. Grev olmadan anlaşma sağlanması hepimizin yararına olur.”
