ERKPA A.Ş., ülkenin dijital omurgasını güçlendirmek amacıyla 1 milyar TL bütçeli stratejik bir veri merkezi projesini başlattığını duyurdu. Bu merkez, devam eden E-Afet platformuna altyapı ve kapasite desteği sağlayacak; özellikle afet gibi kritik anlarda çevrimdışı modüllerle iletişim ve veri yönetiminin kesintisiz sürdürülmesini mümkün kılacak. Projenin tanıtımı 4–6 Aralık tarihleri arasında düzenlenecek Afet Yönetimi ve Zirvesi Fuarı’nda yapılacak.
YENİ VERİ MERKEZİ: ULUSAL GÜVENLİK VE VERİ EGEMENLİĞİ İÇİN TASARLANDI
ERKPA tarafından açıklanana göre, veri merkezi tamamen yerli sermaye ile kurulacak; donanım ve yazılım altyapısından enerji ve ağ yönetimine kadar her katman yerli mühendislik anlayışıyla geliştirilecek. Bu yaklaşım, Türkiye’nin dışa bağımlılığını azaltmayı ve ulusal veri egemenliğini korumayı hedefliyor.
Merkez, standardın üzerinde bir dayanıklılık tasarımıyla planlanıyor: Yedekli enerji beslemeleri, yangın, su baskını veya sismik harekete karşı dayanıklı modüler yapı, 7/24 izleme ve operasyon sistemi ile siber güvenlik tedbirleri kapsamında ileri seviye koruma önlemleri alınacağı belirtiliyor. Bu sayede hem kamu kurumlarına hem özel sektöre veri güvenliği ve sürekliliği sağlanacak.
ERKPA’nın hedefi, bu veri merkezinin yalnızca bugüne değil, önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin dijital altyapı ihtiyacına cevap verebilecek uzun ömürlü, güvenilir bir yapı olması. Açıklamaya göre, merkez kurulunca “kritik veriler Anadolu’da güvende olacak”.
E-AFET VE OLASI SENARYOLARDA ÇALIŞABİLİRLİK
E-Afet platformu, afet ya da olağanüstü durumlarda iletişimin kesildiği, internetin erişilemediği zamanlarda dahi çalışabilen çevrimdışı modüller ve yapay zekâ destekli saha analiz araçlarıyla dikkat çekiyor. Yeni veri merkezi, bu platformun kapasitesini artırarak hem yedek sistem hem de ulusal kapsamda erişim olanağı sağlamak için planlanmış durumda.
Bu sayede afet, doğal felaket ya da altyapı arızası gibi durumlarda; vatandaş, kamu kurumu veya özel sektör fark etmeksizin veriye erişim, iletişim ve koordinasyon işlemlerinin devam ettirilmesi mümkün olabilecek. Veri kaybı, erişim kopukluğu veya bilgi bütünlüğünün zedelenmesi gibi risklerin minimuma indirilmesi hedefleniyor.
