Avustralya kamuoyunu sarsan Bondi plajı saldırısının ardından saldırganların kimlikleri ve geçmişleri netleşmeye başladı. Yahudilerin kutsal bayramı Hanuka’yı kutlayanları hedef alan saldırının, baba ve oğul tarafından gerçekleştirildiği açıklanırken, olayın terör örgütü DAEŞ’ten etkilenen bir eylem olduğu değerlendiriliyor. Yetkililer, saldırıda hayatını kaybedenlerin sayısının 16 olduğunu doğrularken, saldırganların geçmişine ilişkin yürütülen incelemeler kamuoyuyla paylaşıldı.
Avustralyalı yetkililer, saldırganlardan birinin 24 yaşındaki Navid Akram olduğunu belirtirken, babası 50 yaşındaki Sacid Akram’ın polis tarafından vurularak öldürüldüğünü açıkladı. Oğul Akram’ın ise polis müdahalesinin ardından ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldığı ve sıkı güvenlik önlemleri altında tutulduğu bildirildi. Polis, saldırganların eylemi DAEŞ ideolojisinden etkilenerek gerçekleştirdiğini ve bunun bir dini değil, bir terör örgütünü benimseyenlerin saldırısı olduğunu vurguladı.
2019'DAKİ SORUŞTURMA YENİDEN GÜNDEMDE
Saldırının ardından Navid Akram’ın geçmişi mercek altına alındı. Akram’ın 2019 yılında Avustralya’nın iç istihbarat birimleri tarafından, DAEŞ bağlantılı kişilerle temas kurduğu gerekçesiyle kısa süreliğine soruşturulduğu ortaya çıktı. Ancak o dönemde aşırılıkçı eğilimler tespit edilmediği için serbest bırakıldığı belirtildi. Avustralya İçişleri Bakanı Tony Burke, yaptığı açıklamada, “O dönem riskli görülmeyen bu durumun ilerleyen yıllarda değiştiğini anlıyoruz” ifadelerini kullandı.
Polis kaynakları, saldırıdan kısa süre önce baba ve oğlun Filipinler’e seyahat ettiğini açıkladı. Filipinler Göçmenlik Bürosu’na göre, Navid Akram babasıyla birlikte 1 Kasım’da ülkeye giriş yaptı ve nihai varış noktalarının, geçmişte radikal gruplarla anılan Mindanao Adası’ndaki Davao kenti olduğu bildirildi. İkilinin saldırıdan yaklaşık iki hafta önce Filipinler’den ayrıldığı, araçlarında ise el yapımı DAEŞ bayrakları bulunduğu kaydedildi.
Yerel medyaya yansıyan bilgilere göre Navid Akram, Sidney yakınlarındaki Cabramatta’da liseyi tamamladıktan sonra İslam dinine yoğun ilgi göstermeye başladı. Özel dersler aldığı, çeşitli dini etkinliklere katıldığı ve “Sokak Davet Hareketi” adlı grubun faaliyetlerinde yer aldığı aktarıldı. Ancak söz konusu grup, Akram’ın üye olmadığını ve eylemlerinden büyük üzüntü duyduklarını açıkladı.
ARAPÇA ÖĞRETMENİ KONUŞTU
Akram’a bir yıl boyunca Arapça ve Kur’an dersleri veren öğretmeni Adam Ismail de yaşananların ardından açıklama yaptı. Ismail, Kur’an okumanın her zaman onun öğretilerine uygun yaşamak anlamına gelmediğini belirterek, saldırıyı açık bir dille kınadı. Ismail’in enstitüsü tarafından daha önce paylaşılan Akram’a ait bir sertifika fotoğrafının da olaydan sonra kaldırıldığı öğrenildi.
Avustralya Başbakanı Anthony Albanese, saldırının DAEŞ ideolojisinden etkilenmiş olabileceğini, ancak saldırganların örgütsel bir yapıdan ziyade bireysel hareket etmiş gibi göründüğünü söyledi. Yeni Güney Galler Polis Komiseri Mal Lanyon ise soruşturmanın derinleştirildiğini belirterek, saldırganların geçmişine dair tüm bağlantıların titizlikle incelendiğini ifade etti.
