Avusturya'nın başkenti Viyana’da, siyonizm karşıtı Museviler tarafından ilk kez düzenlenen "Yahudilerin Siyonizm Karşıtlığı Konferansı" önemli açıklamalara sahne oldu. İsrailli tarihçi Profesör Ilan Pappe ve Filistinli akademisyen Dr. Ghada Karmi’nin konuşmaları, İsrail’in Filistin'e yönelik politikalarına ve Avrupa’nın bu politikalar karşısındaki tutumuna ağır eleştiriler içerdi.
Konuşmasında Avrupa’nın tarihsel sorumluluğuna dikkat çeken İsrailli tarihçi Ilan Pappe, İsrail’in kurulmasında Avrupa’nın ırkçı politikalarının ve sömürgeci anlayışının etkili olduğunu söyledi. Avrupa’nın, Yahudi devletinin Filistin topraklarında kurulmasını yalnızca desteklemekle kalmadığını, bu projeyi sürdürülebilir kılmak için de suç ortağı olduğunu vurguladı.
Pappe, Avrupa’daki siyasetçilerin ve entelektüellerin, İkinci Dünya Savaşı sonrası Yahudilere yönelik tutumlarında samimi olmadığını belirterek, Avrupa'nın İsrail'i adeta kendi parçası gibi gördüğünü, bu yüzden Gazze'deki soykırım karşısında sessiz kaldığını ifade etti.
Filistinlilerle dayanışmanın, sadece etnik ya da dini grupların değil, insanlık duygusunu taşıyan herkesin görevi olduğunu belirten Pappe, uluslararası bir dayanışma hareketine ihtiyaç olduğunu vurguladı. Avrupa’nın, Rusya’yı savaş suçları nedeniyle hızla suçlayabildiğini ancak İsrail’e karşı ikiyüzlü bir sessizlik içinde olduğunu belirtti.
Konferansta konuşan Filistinli doktor ve aktivist Ghada Karmi ise siyonizmi "şeytan" olarak tanımlayarak, ona karşı çıkmanın insanlık görevi olduğunu söyledi. Karmi, İsrail’in sömürgeci politikalarının Batı tarafından sinsice desteklendiğini ve Arap dünyasının zayıflığının bu durumu daha da kötüleştirdiğini belirtti.
Karmi, Gazze'de yaşananların ve Batı Şeria’daki saldırıların sürpriz olmadığını, İsrail’in uluslararası kamuoyundan ciddi bir tepki görmeden bu politikaları sürdürebileceğini ve Filistinlileri tamamen topraklarından çıkarma planlarını hayata geçirme ihtimalinin çok ciddi olduğunu söyledi.
Etkinliğe çevrim içi katılan Avrupa Parlamentosu’nun Fransız üyesi Rima Hassan ise İsrail tarafından alıkonulduğu "Madleen" gemisinde yaşadıklarını anlatarak uluslararası hukukun İsrail söz konusu olduğunda nasıl askıya alındığını gözler önüne serdi.
Konferans, 15 Haziran’da sürmeye devam edecek.