1989’da Özbekistan’ın Fergana Vadisi’nde yaşanan elim hadiselerin üzerinden 36 yıl geçti. Ahıskalı Türkler, yaşadıkları zorluklara rağmen umutlarını koruyor, geçmişten ders alarak daha güçlü bir gelecek inşa etme kararlılığını sürdürüyor.
Sürgünden Dayanışmaya Uzanan Bir Yolculuk
1944’te Sovyet yönetimi tarafından Orta Asya’ya yerleştirilen Ahıskalı Türkler, yeni coğrafyalarında güçlü bir toplumsal yapı oluşturarak yaşamlarını sürdürdü. Çalışkanlıkları, kültürel bağlılıkları ve dayanışma duygularıyla yaşadıkları yerlere değer kattılar.
Ancak 1989 yılında Fergana Vadisi’nde yaşanan ve bir grup provokatörün etkisiyle büyüyen olaylar, Ahıskalı Türkler için yeni bir sınav oldu. Birçok aile farklı bölgelere göç etmek zorunda kaldı. Buna rağmen, Ahıskalı toplumu birlik ve sabırla yeniden ayağa kalkmayı başardı.
Ziyatdin Kassanov: “Birliğimizle Her Zorluğu Aştık, Aşmaya Devam Edeceğiz”
Dünya Ahıskalı Türkler Birliği Genel Başkanı Ziyatdin Kassanov, olayların 36. yılı dolayısıyla yaptığı açıklamada şöyle konuştu:
“Fergana’da yaşanan acılar hepimizin ortak hafızasında yer alıyor. Ancak biz, bu zorluklardan güç devşirdik. Bugün dünyanın dört bir yanındaki Ahıskalı kardeşlerimiz, bulundukları ülkelerde topluma katkı sağlıyor, geleneklerini yaşatıyor ve kardeşlik bağlarını güçlendiriyor.”
Kassanov ayrıca Türk dünyasına çağrıda bulunarak, “Birbirimizi daha iyi tanımalı, daha sıkı bağlarla kenetlenmeliyiz. Dayanışma ve kardeşlik bizi ayakta tutan en güçlü değerlerimizdir” dedi.
Kardeşliği Zedelemek İsteyenlere Karşı Bilinçli Duruş
Fergana’da yaşananlar, Türk toplulukları arasındaki dostluk bağlarını hedef alan dış etkilerin bir yansıması olarak da değerlendiriliyor. O dönemde olduğu gibi bugün de çeşitli odakların Türk halkları arasına nifak tohumları ekmeye çalıştığı biliniyor. Ancak Ahıskalı Türkler ve Özbek halkı arasında tarihsel olarak var olan kardeşlik bağı, bu tür girişimlere karşı en güçlü cevabı oluşturuyor.
Ortak Geçmişten Güçlü Geleceğe
Ahıskalı Türkler bugün Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Rusya, ABD ve daha pek çok ülkede aktif, üretken ve kültürel kimliğini koruyan bir diaspora olarak varlığını sürdürüyor. 1989’daki acıların ardından sergilenen azim, birlik ve sabır, Türk dünyasına örnek teşkil ediyor.
