Almanya’nın Frankfurt kentinde düzenlenen 12. Frankfurt Türk Tiyatro Festivali, Gallus Theater’da gerçekleştirilen açılış töreniyle başladı. Festival, Türk tiyatrosunun Avrupa’daki kültürel etkisini artırmak ve farklı kuşakları sahne sanatı etrafında bir araya getirmek amacıyla düzenleniyor. Festivalin açılış konuşmasını yapan Festival Başkanı Kamil Kellecioğlu, tiyatronun sadece bir sanat dalı değil, aynı zamanda toplumun ruhunu besleyen, gençleri geleceğe hazırlayan güçlü bir kültürel araç olduğunu vurguladı.
Kellecioğlu, tiyatronun gençlere sahne sunarak onları topluma kazandırma gücüne sahip olduğunu ifade ederken, “Bir replik bir hayata dokunabilir, bir sahne bir kaderi değiştirebilir” sözleriyle sanatın dönüştürücü etkisini öne çıkardı. Sanatın iyileştirici yönüne dikkat çeken Kellecioğlu, tiyatronun bir kültür köprüsü olduğunu belirtti.
Festivalin onur konuğu olan ünlü sanatçı Okan Bayülgen de tiyatronun, medyadan daha güçlü bir iletişim aracı haline geldiğini söyledi. Bayülgen, tiyatronun bugünün karmaşık dünyasında hem politik hem de sosyal olarak etkili bir mecra olduğunu ifade etti. Almanya’da yaşayan Türk toplumunun kültürel sahnede daha fazla yer alması gerektiğini vurgulayan Bayülgen, Türklerin kültürel varlıklarını tiyatro aracılığıyla daha görünür hale getirmeleri gerektiğine dikkat çekti.
Festivalin onursal başkanlığını üstlenen usta oyuncu Tamer Levent ise sanatın yaşamla olan bağını ve tiyatronun insanlık tarihindeki köklü yerini anlattı. Levent, “Sanata evet. Hayat için sanat, sanat için hayat” mottosunun sadece bir slogan değil, aynı zamanda insanlık tarihinden gelen bir vizyon olduğunu belirtti. Levent’e göre tiyatro, insanı insan yapan temel değerlerin yansıdığı bir yaşam sahnesidir.
Türkiye'nin Frankfurt Başkonsolosu İlknur Akdevelioğlu da açılışta yaptığı konuşmada, Almanya’da yaşayan Türk toplumunun kültürel hayatta daha fazla görünür olması gerektiğini belirtti. Tiyatronun, Türkiye’yi ve Türk kültürünü anlatmanın en samimi ve etkili yollarından biri olduğunu ifade eden Akdevelioğlu, festivalin 12 yıldır başarıyla sürdürülmesini bir gurur kaynağı olarak değerlendirdi.
Frankfurt Belediye Başkanı Mike Josef, tiyatronun kent yaşamına kattığı değeri vurgulayarak festivalin şehrin kültürel yapısında kalıcı bir yer edindiğini söyledi. Josef, tiyatronun karşılıklı anlayışı ve kültürlerarası diyaloğu geliştirdiğini, bu yönüyle toplumsal birlik duygusunu pekiştirdiğini dile getirdi.
Frankfurt Belediye Meclis Başkanı Hilime Arslaner ise Türkçe tiyatronun, Türk kökenli bireylerin anadilini ve kültürel kimliğini korumada büyük rol oynadığını belirtti. Arslaner, Türkçenin artık sadece ev dili değil, entelektüel bir sahne dili olduğunu söyleyerek çok kültürlü Frankfurt’un bir parçası olarak Türk tiyatrosunun önemine dikkat çekti.
Festival, Türkiye’den gelen yaklaşık 100 tiyatro sanatçısını, yönetmeni ve teknik ekibi izleyiciyle buluşturuyor. Devlet Tiyatroları, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları ve özel tiyatroların yer aldığı etkinlikte toplam 7 oyun sahneleniyor. “Hayat için sanat, sanat için hayat” temasıyla gerçekleşen festival, “Yenilmez” oyunuyla başladı ve 1 Haziran’a kadar devam edecek.
Program kapsamında “Hey Gidi Günler”, “Seyfi Bey”, “İstanbul’un En Güzel Kızı”, “Yaşam Döngüsü”, “Kadınlar, Filler, Saireler” ve “Profesyonel” gibi oyunlar sahnelenecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü, Türkiye'nin Frankfurt Başkonsolosluğu ve diğer destekçiler tarafından desteklenen festival, sanatseverlere tiyatronun evrensel gücünü bir kez daha hissettirmeyi amaçlıyor.