Bakırköy 21. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ilk duruşması yoğun güvenlik önlemleri altında yapıldı. Cumhuriyet savcısı Yavuz Engin’i makamında tehdit ettikleri iddia edilen sanıklar, suçlamaları reddetti.
YOĞUN GÜVENLİK ÖNLEMLERİYLE BAŞLAYAN DURUŞMA
Bakırköy 21. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan duruşmada, aralarında Mustafa Kemal Zengin ve Aylin Aslantatar’ın da bulunduğu tutuklu 6 sanık ile bazı tutuksuz sanıklar hazır bulundu. Müşteki sıfatıyla duruşmaya katılan Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin için adliye çevresinde polis ekiplerince geniş güvenlik önlemleri alındı. Duruşma salonunda gergin anlar yaşanırken, taraf avukatları ve sanık yakınları da salonda yer aldı.
“YAVUZ BENİ TUTUKLATTIN, YAKTIN”
Tutuklu sanıklardan Aylin Aslantatar, duruşma salonuna getirildiğinde, Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin’e dönerek, “Yavuz beni tutuklattın, yaktın. Adalet bir gün tecelli edecek. Ne mutlu Türk’üm diyene” diye bağırdı. Bu sözler üzerine salonda kısa süreli gerginlik yaşandı.
Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Mustafa Kemal Zengin ise dosyanın sanığı değil mağduru olduğunu öne sürdü. Zengin, “Ben tutuklandığımda Yavuz Engin bizi şov yaparak gözaltına aldı ve basına servis etti. Biz mağdur olduk, suçlu değiliz.” ifadelerini kullandı.
“SAVCIDAN UZAK DURMASINI SÖYLEDİM”
Zengin, savunmasının devamında, jandarma tarafından gözaltına alınmadan önce yaşanan süreci anlattı. “Bir gün arkadaşım bana, hastanede çalışan yakınının tutuklandığını söyledi. Aylin Aslantatar’a danıştım. Aylin soruşturma numarasına bakarak ‘Bu dosyaya bakan savcı benim yakın arkadaşım, benim almam etik olmaz’ dedi. Olayları araştırdıktan sonra Aylin Hanım’a, ‘Savcı beyden uzak dur’ dedim. Dosyadan pis kokular geliyordu. İl Sağlık Müdürlüğü’nün bu olaydan habersiz olması mümkün değildir. Üçlü sac ayağı kurulmuştu.” şeklinde konuştu.
“EMİN OL BİZİ KAYDA ALDI”
Zengin, Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin ile yapılan görüşmeye ilişkin detayları da aktardı. “Aylin Hanım, Yavuz Engin’in gece geç saatlerde kendisine sosyal medyadan ‘canımlı cicimli’ mesajlar attığını, üzerinde siyasi baskı olduğunu söyledi. Aylin Hanım’ın ricasıyla onunla birlikte savcının makamına gittim. Görüşmede savcı bana ‘Ne istiyorsun, tahliyesini mi takipsizlik mi?’ diye sordu. Ben de ‘Yargılansın, kendini aklasın’ dedim. Savcı kahve içelim diye ısrar etti. Aylin Hanım oturduğu için ben de kaldım. Makam odasından çıktıktan sonra Aylin’e, ‘Bu senin arkadaşın değil, emin ol bizi kayda aldı’ dedim.” sözleriyle savunmasını sürdürdü.
“DEVLET KUMPAS KURMAZ”
Savunma sırasında müşteki Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin, Mustafa Kemal Zengin’in ifadelerine tepki gösterdi. Engin, “Devlet kumpas kurmaz. Haddini bil.” diyerek Zengin’in sözlerini yarıda kesti. Bunun üzerine mahkeme başkanı taraflara uyarıda bulundu. Duruşmada tansiyon bir süre yükseldi.
“SES KAYITLARINDA MONTAJ YAPILMIŞ”
Savunmasını sürdüren Zengin, “Ortada bir örgüt yoktur. Dosyadaki sanıkların çoğunu tanımıyorum. Birçoğunun da birbirini tanıdığı yok. Örgütten bahsedilemez. Örgüt yoksa ben lideri de olamam. Benim hakkımda yapılan ses kayıtlarında montaj var. Makam odasında söylediğim ‘kalem kırıldı’ sözü, dosyada yapılan hatalar nedeniyle güven kaybına ilişkindir.” ifadelerini kullandı.
Zengin ayrıca, “Benim çevremdeki insanlar bana ‘müsteşar’ diyordu, ben kendimi öyle tanıtmadım. Sadece Aylin Hanım savcıya böyle dediği için onu boşa düşürmemek adına ben de ‘evet’ dedim. Papa suikastini örnek verdim, kimseye tehditte bulunmadım.” şeklinde konuştu.
MAHKEME BAŞKANINDAN UYARI
Duruşma sırasında mahkeme başkanı, taraflar arasındaki sert diyaloglar nedeniyle sık sık uyarılarda bulundu. Savcı Engin’in müdahalesi sonrası sanık avukatları söz alarak savunmanın tamamlanmasını talep etti. Mahkeme heyeti, tarafların taleplerini aldıktan sonra oturuma kısa bir ara verdi.
DAVADA BÜYÜK CEZA TALEBİ
“Yenidoğan Çetesi” soruşturmasını yürüten savcıyı ölümle tehdit ettikleri iddiasıyla yargılanan 13 sanık hakkında, “Cumhuriyet savcısını tehdit” ve “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak” suçlarından 36 yıldan 72 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
Duruşma sonunda mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına karar vererek, davayı ileri bir tarihe erteledi.