Sezgisel beslenme yaklaşımı son dönemde özellikle sosyal medyada daha görünür hale gelirken, bu kavramın içerik üreticileri tarafından farklı şekillerde sunulması da dikkat çekiyor. Influencerların sezgisel beslenmeyi bir trend haline getirmesiyle birlikte bu yaklaşım, zamanla bir diyet modeli gibi pazarlanmaya başladı. “Her şeyden az az yiyorum, sezgisel besleniyorum” söylemiyle çok düşük kalorilerle kilo kaybı yaşayan bazı sosyal medya fenomenlerinin paylaşımları, sezgisel beslenmenin kamuoyunda farklı algılarla anlaşılmasında etkili oldu. Bu süreçte, sezgisel beslenmenin temel ilkelerinden uzaklaşan içeriklerin yaygınlaşması, yöntemin ne olduğu ve ne olmadığına dair kafa karışıklığını da beraberinde getirdi. TÜRKİNFORM muhabiri Yaren Tekin, beslenme ve diyet uzmanı Elif Öykü Kıyak ile yaptığı özel röportajda sezgisel beslenmenin doğru tanımını ve kilo verme ile ilişkisinin nasıl ele alınması gerektiğini konuştu.

SEZGİSEL BESLENME NEDİR?
Sezgisel beslenme, katı diyet listeleri ve yasaklara dayalı programlardan farklı olarak bireyin kendi bedeninden gelen sinyalleri dikkate almasını temel alıyor. Açlık ve tokluk hissi, doyum, tatmin ve beden farkındalığı bu yaklaşımın merkezinde yer alıyor. Amaç, kısa vadeli kilo hedefleri yerine yeme davranışıyla sürdürülebilir ve sağlıklı bir ilişki kurmak olarak tanımlanıyor.

"SEZGİSEL BESLENME SAĞLIKLI BİR YAŞAM BİÇİMİDİR"
Beslenme ve diyet uzmanı Elif Öykü Kıyak, sezgisel beslenmenin klasik anlamda bir diyet olarak değerlendirilmemesi gerektiğini vurguladı. Kıyak, bu yaklaşımı şu sözlerle tanımladı: “Sezgisel beslenme bir diyet değil, sağlıklı bir yaşam biçimidir.”
Sezgisel beslenmenin temel amacına da değinen Kıyak, “Amaç diyet yapmak değil, beden algısını ve yeme davranışını değiştirmektir.” ifadelerini kullandı. Bu yaklaşımda bireyin neyi, ne zaman ve neden tükettiğinin farkında olmasının esas alındığını belirtti.

"SEZGİSEL BESLENMEDE AMAÇ KİLO KAYBI DEĞİLDİR"
Röportajda sezgisel beslenmenin kilo verme iddialarıyla sıkça gündeme gelmesine de değinen Elif Öykü Kıyak, bu konudaki yanlış algılara dikkat çekti. Kıyak, “Sezgisel beslenmede amaç kilo kaybı değildir.” dedi.
Bu yaklaşımın bir beslenme planı ya da liste olmadığını belirten Kıyak, “Bu bir beslenme türü değil, bir beslenme davranışıdır.” ifadesini kullandı. Sosyal medyada yer alan hızlı kilo verme söylemlerine ilişkin ise, “Sezgisel beslenmeyle ayda 5 ya da 10 kilo verdim gibi iddialar, bilimsel karşılığı olmayan ifadelerdir.” değerlendirmesinde bulundu.

BEDEN ALGISI VE METABOLİZMA SÜRECİNE DİKKAT ÇEKTİ
Elif Öykü Kıyak, sezgisel beslenmenin merkezinde kilo değil beden algısının yer aldığını vurguladı. Kıyak, “Sezgisel beslenmede kilo kaybı hedefinden ziyade sağlıklı bir beden algısı oluşturmak amaçlanır.” dedi.
Kilo kaybının nasıl gerçekleştiğine ilişkin de açıklama yapan Kıyak, “Kilo kaybı, güvenli bir şekilde kalori açığı oluşturulması ve metabolizmanın sağlıklı çalışmasıyla gerçekleşir.” ifadelerini kullandı. Sezgisel beslenmenin bu süreçte bireye yol gösteren bir yaklaşım olduğunu belirten Kıyak, “Sezgisel beslenme, kişinin kendine ait içsel bir rehberlik sistemidir.” dedi.

GÜNLÜK BESLENME TERCİHLERİNE ÖRNEK: "ATA DEMİRER"
Röportajda günlük beslenme alışkanlıklarına da değinen Elif Öykü Kıyak, ünlü isimler üzerinden yapılan örneklerin doğru okunması gerektiğini söyledi. Kıyak, Ata Demirer üzerinden şu örneği verdi: “Ata Demirer örneğin çok kilo vermiş ünlü bir isim. ‘İnsanın yaptığı hiçbir şeyi yemiyorum’ diyor ama et yiyorum diyor. Mayonezi ise sıkmıyorum diyor. Bu doğru bir yaklaşım çünkü mayonezin içinde katkı maddeleri var.”
Bu örneğin, sezgisel beslenmenin yasaklardan ziyade bilinçli tercihlere dayandığını gösterdiğini belirten Kıyak, bireyin tükettiği besinle ilgili farkındalık geliştirmesinin sürecin temelini oluşturduğunu ifade etti.
Sezgisel beslenme, hızlı kilo verme vaadi sunan diyetlerden farklı olarak, yeme davranışını ve beden algısını merkeze alan bir yaklaşım olarak tanımlanıyor. Beslenme ve diyet uzmanı Elif Öykü Kıyak’a göre bu yöntem, kilo hedefinden çok uzun vadeli sağlık ve sürdürülebilir bir yaşam biçimi oluşturmayı amaçlıyor.
Sezgisel beslenme, diyet listeleri yerine beden sinyallerini dinlemeyi, yasaklar yerine farkındalığı ve kilo hedefi yerine sağlıklı bir beden algısını odağına alan bir yaklaşım olarak öne çıkıyor.


