İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ve Moğolistan Bilimler Akademisi iş birliğiyle yürütülen kazılar, Türklerin 1000 yıl öncesine dayanan yerleşik yaşam, mimari ve ekonomik faaliyetlerine dair çarpıcı bulgular gösterdi.
KAZILARLA KÜLLERİNDEN DOĞDU
Geçtiğimiz yıl başlayan kazılarda adeta tarih yeniden yazılmaya başlandı. 8 bin kilometrelik alanda yürütülen çalışmalarla birlikte, Türklerin ilk şehirleşme izlerine dair somut kanıtlar bin yıl sonra gün yüzüne çıktı. Tespit edilen 7 çadır ve 1 laboratuvarla desteklenen saha çalışmaları sayesinde, Togu Balık’ın yalnızca bir yerleşim yeri değil, aynı zamanda bir üretim ve idari merkez olduğu ortaya kondu.

İKÇÜ Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şaban Doğan, elde ettikleri bulgularla Togu Balık’ın madencilik temelli bir ekonomiye dayalı olduğunu söyledi. Doğan, “Altın ve bakır işlenen atölyeler bulduk. Antik dönemden kalma maden çukurları da yüzeyde tespit edildi. Togu Balık, o dönemin önemli metal işçiliği merkezlerinden biriymiş” yorumlarında bulundu.
SARAY KALINTISI ORTAYA ÇIKIYOR
Kazıların en dikkat çekici bölümlerinden biri ise şehir merkezinde ortaya çıkan devasa saray kalıntısı. Prof. Doğan, sarayın mimari yapısını ortaya çıkarmak üzere olduklarını belirterek, bu bulgunun Türklerin o dönemdeki yönetimine dair önemli ipuçları taşıdığını dile getirdi.

TÜRK TARİHİNE IŞIK TUTUYOR
40 kişilik uluslararası ekipten oluşan ve aralarında arkeolog, sanat tarihçisi, botanikçi ve paleograf gibi uzmanlar bulunan bölgede, Türk tarihini kazmak için canla başla mücadele ediliyor. Bugüne kadar binden fazla tarihi eseri gün yüzüne çıkaran ekip, Türk tarihinin konargöçer dönemine dair bilinen ezberleri bozmaya hazırlanıyor.


