Diyabetik nöropati, diyabete bağlı olarak gelişen ve sinirlerde hasara yol açan bir sağlık sorunu olarak tanımlanıyor. Uzun süre yüksek seyreden kan şekeri, zamanla sinirleri besleyen damarları ve sinir dokusunu etkileyerek özellikle eller ve ayaklardan başlayan, ilerleyen dönemlerde ise iç organları da kapsayabilen çeşitli belirtilere neden olabiliyor.
DİYABETİK NÖROPATİ NEDİR?
Diyabetik nöropati, tip 1 ve tip 2 diyabet hastalarında görülebilen, yüksek kan şekeri düzeyinin sinirler üzerinde oluşturduğu hasar sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Sinirlerin zarar görmesi; ayaklar, bacaklar, eller, kollar ve iç organlar dahil olmak üzere vücudun farklı bölgelerinde fonksiyon kayıplarına yol açabilir. Bazı kişilerde diyabet tanısından kısa süre sonra ortaya çıkabildiği gibi, bazı hastalarda uzun yıllar sonra gelişebilmektedir.
DİYABETİK NÖROPATİ TÜRLERİ
Diyabetik nöropati, etkilenen sinir tipine göre farklı türlerde görülebilmektedir. En sık rastlanan tür periferik nöropati olup genellikle ayaklar ve bacaklardan başlayarak ellere ve kollara yayılmaktadır. Otonom nöropati, kalp atışı, sindirim sistemi, terleme ve tansiyon gibi istemsiz vücut fonksiyonlarını etkilerken; proksimal nöropati daha çok kalça, uyluk ve bacak bölgesinde ağrı ve kas güçsüzlüğü ile kendini göstermektedir. Mononöropati ise tek bir sinirin hasar görmesiyle ortaya çıkmakta ve yüz, kol ya da bacakta ani belirtilere neden olabilmektedir.
DİYABETİK NÖROPATİ NEDEN GELİŞİR?
Diyabetik nöropatinin temel nedeni, uzun süre kontrolsüz seyreden yüksek kan şekeri düzeyidir. Yüksek glikoz, sinir hücrelerinde kimyasal değişikliklere yol açarak sinir iletimini bozabilmektedir. Bunun yanı sıra yüksek trigliserit ve kolesterol düzeyleri, fazla kilo, obezite ve kalıtsal yatkınlık da diyabetik nöropati gelişiminde etkili olabilmektedir.
SİNİRSEL ŞEKER HASTALIĞI BELİRTİLERLE KENDİNİ GÖSTERİYOR
Diyabetik nöropati belirtileri genellikle ayak ve ellerde uyuşma, karıncalanma, yanma hissi ve ağrı ile başlamaktadır. Zamanla kas güçsüzlüğü, kramplar, dokunmaya karşı hassasiyet ve ayaklarda yaraların geç iyileşmesi görülebilmektedir. Otonom sinirlerin etkilenmesi durumunda ise sindirim sorunları, idrar problemleri, cinsel işlev bozuklukları, baş dönmesi, tansiyon düşüklüğü ve terleme bozuklukları ortaya çıkabilmektedir.
DİYABETİK NÖROPATİ NASIL TEŞHİS EDİLİR?
Diyabetik nöropati tanısı; hastanın öyküsü, fizik muayene ve çeşitli tetkiklerle konulmaktadır. Sinir iletim çalışmaları, elektromiyografi, kan şekeri ve kolesterol ölçümleri, kan basıncı değerlendirmeleri ve gerekli durumlarda sindirim sistemine yönelik görüntüleme yöntemleri tanı sürecinde kullanılabilmektedir.
DİYABETİK NÖROPATİ TEDAVİSİNDE HANGİ YÖNTEMLER UYGULANIYOR?
Diyabetik nöropati tedavisinde temel hedef, kan şekerinin kontrol altına alınmasıdır. Düzenli egzersiz, dengeli beslenme ve diğer risk faktörlerinin yönetilmesi tedavinin önemli aşamalarını oluşturmaktadır. Ağrı ve diğer şikayetlerin kontrolü için ilaç tedavileri ve topikal uygulamalar da kullanılabilmektedir. Tedavi planı, hastanın belirtilerine ve etkilenen sinir tipine göre belirlenmektedir.





