Maden suyu, sindirim sistemine destek olması, mineraller bakımından zengin içeriği ve ferahlatıcı etkisi nedeniyle günlük yaşamda sıkça tercih edilen bir içecek. Ancak uzmanlar, her maden suyunun aynı olmadığını ve özellikle bazı etiket bilgilerine dikkat edilmesi gerektiğini vurguluyor. Çünkü içeriğindeki sodyumdan minerale, pH’tan magnezyuma kadar birçok değer, fark edilmeden vücutta olumsuz etkiler yaratabiliyor.
SODYUM ORANI NEDEN ÖNEMLİ?
Günlük olarak birden fazla şişe maden suyu tüketenler için en kritik bilgi, şişe üzerindeki sodyum (Na) oranı. Sodyumu yüksek olan ürünler, özellikle yüksek tansiyon veya kalp rahatsızlığı olan bireyler için ciddi risk taşıyor. Uzmanlar, "etikette yer alan sodyum miktarını okumadan tüketmeyin" uyarısında bulunuyor.
FAZLA MİNERAL BÖBREKLERİ ZORLAYABİLİR
Maden sularında yer alan toplam mineral miktarı (TDS) değeri, bazı şişelerde oldukça yüksek çıkabiliyor. Bu da özellikle böbrek rahatsızlığı olan bireylerde yüksek mineral yüküne sebep olabiliyor. Kronik hastalığı olanların bu değere özel olarak dikkat etmesi gerekiyor.
pH DEĞERİ DENGEYİ BELİRLİYOR
Maden suyunun pH değeri, vücudun asit-baz dengesine doğrudan etki ediyor. İdeal pH aralığı 6.5 ile 8.5 arasında olmalı. Bu değer dışında kalan ürünler, uzun vadede sindirim sisteminde dengesizlik oluşturabilir.
MAGNEZYUM VE KALSİYUM FAZLASI TAŞ OLUŞTURABİLİR
Magnezyum ve kalsiyum mineralleri yararlı olmakla birlikte, aşırı tüketimde böbrek taşı oluşumu riskini artırabiliyor. Özellikle günlük sıvı ihtiyacının çoğunu maden suyuyla karşılayan bireyler, bu iki mineralin oranına dikkat etmeli.
SAĞLIKLI MADEN SUYU TÜKETİMİ İÇİN 3 ALTIN KURAL
-
Etiket okumadan satın almayın.
-
Günde 1–2 şişeyi geçmeyin.
-
Kronik rahatsızlığınız varsa mutlaka doktorunuza danışın.
Her şişe aynı değil; sağlıklı olduğu düşünülen bir içecek, bilinçsiz tüketilirse vücutta mineral dengesini bozabilir. Bu nedenle maden suyu tüketmeden önce kapağını değil, etiketini açmak çok daha önemli.
