Ülkemizin dört bir yanında, ciğerlerimiz olan ormanlar maalesef cayır cayır yanıyor.

Ülkemizin dört bir yanında, ciğerlerimiz olan ormanlar maalesef cayır cayır yanıyor. Her yaz benzer bir tabloyla karşılaşıyor, ne yazık ki çoğu zaman çaresizlik içinde izlemek zorunda kalıyoruz. Evet, mücadele ediliyor… Hem de büyük bir gayretle. Zamanında alınan önlemler, yoğun çabalar, uçaklar, helikopterler, kara araçları ve binlerce personelin katılımıyla sürdürülen amansız bir savaş… Ancak bu büyük çabaya rağmen ortaya çıkan zarar, yürek sızlatacak boyutlara ulaşıyor.

Burada bir durup düşünmemiz gerekiyor: Bu kadar büyük bir çabaya rağmen neden her yıl bu denli büyük kayıplar veriyoruz?

Yanlış giden bir şeyler olduğu çok açık.

Belki hava araçlarımız yetersiz.

Belki helikopterler ihtiyaca cevap veremiyor.

Ya da kara ekipmanımız ve personel sayımız hala olması gereken seviyede değil.

Bu tablo bize gösteriyor ki; orman yangınlarıyla mücadele politikamız köklü bir şekilde yeniden ele alınmalı.

Hava ve kara araçlarının, bu araçlara bağlı ekipmanların ve en önemlisi insan gücünün sayısı artırılmalı

Dünyanın yangınla mücadelede başarılı olmuş ülkeleri incelenerek, onların kullandığı teknik ve taktikler ülkemize uyarlanmalı.

Artık ezberleri bozmanın ve günü kurtaran değil, geleceği planlayan bir sisteme geçmenin zamanı gelmiştir.

Aslında mesele sadece yangın da değil. Sel, deprem, toprak kaymaları ve bunun gibi afetlerin her biri ayrı bir kriz yönetimi gerektiriyor.

Her afette yeniden koordinasyon sağlamak, ayrı kurumlardan destek istemek, geçici çözümler üretmek hem vakit kaybına yol açıyor hem de ciddi can ve mal kayıplarına neden oluyor.

Bu nedenle artık “afet” işlerinin tek çatı altında toplandığı, uzmanlaşmış ve tam donanımlı bir “Afet Bakanlığı”nın kurulması elzem ve kaçınılmazdır.

Kurulacak bu yeni bakanlığın temel görevi; yalnızca afetlerle mücadele etmek değil, aynı zamanda bu alandaki tüm bilgi, tecrübe ve eğitimi tek elde toplamak olmalıdır.

Afet anlarında hızlı ve etkin müdahale kadar, afet öncesinde alınacak önlemler, halkın bilinçlendirilmesi ve profesyonel eğitimlerin verilmesi de bu bakanlığın asli görevleri arasında yer almalıdır…

Türkiye’nin geleceği, afetlere hazırlıklı olmaktan geçiyor. Daha fazla orman, daha fazla can, daha fazla umut kaybetmeden gereken adımlar bir an önce atılmalı.

Vesselam…