Erdoğan Sonrası Hesaplar mı yapılıyor?
AK Parti kulislerinde son günlerde dikkat çekici bir hareketlilik gözlemleniyor…Erdoğan sonrası döneme dair senaryolar, parti içindeki dengeleri de etkilemeye başlamış görünüyor…
Özellikle Bilal Erdoğan, Selçuk Bayraktar ve Hakan Fidan isimleri öne çıkıyor…
Bu üçlü, farklı kanallardan parti üzerinde etkinlik kurmaya çalışıyor…
Gazeteciler bile artık kendi aralarında kimin yanında pozisyon alacaklarını tartışır hale gelmiş durumda…
Geçtiğimiz günlerde Melih Yiğit ile Hande Fırat’ın sunduğu televizyon programında yaşanan tartışmalar bile, perde arkasındaki rekabetin ekranlara yansıması olarak yorumlandı…
Özellikle Hakan Fidan’ın, son dönemde Amerika ile ilişkiler üzerinden yaptığı çıkışlar dikkat çekici…
Amerika, KAAN motorunu vermiyor, açıklaması…
Erdoğan-Trump görüşmesinin olumlu havasını adeta gölgelemiş durumda…
Bu hamlenin bilinçli bir strateji mi, yoksa bir acemilik mi olduğu hala tartışma konusu…
Ancak birçok yorumcuya göre Amerika’ya!yı arkasına alan Fidan, parti içindeki konumunu güçlendirmek için bu tür adımlar atıyor…Şeklinde…
Diğer yandan Bilal Erdoğan ve Selçuk Bayraktar da geri planda değil….
Bayraktar’ın savunma sanayiindeki yükselişi…
Bilal Erdoğan’ın ise siyasetteki görünür rolü, parti içi dengelerde belirleyici olabilecek unsurlar olarak değerlendiriliyor….
Gerçi Türk milleti, siyasette babadan oğula geçen liderliği pek benimsemez.
Bu nedenle, Bilal Erdoğan’ın gelecekte liderlik şansı oldukça zayıf…
Erdoğan hâlâ partinin mutlak lideri gibi görünse de, içeride “Erdoğan sonrası” için yapılan hesapların giderek hız kazandığı ortada.
Erdoğan sonrası döneme dair planlarını sessiz ama etkili adımlarla şekillendirmeye çalıştıkları konuşuluyor…
Ancak bütün bu gelişmelere rağmen, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın siyaset sahnesindeki ağırlığını, kimi ne zaman ve nerde yanına alabileceğini ve stratejik zekâsını görmezden gelmek mümkün değil…
Zira kendisi açıkça ne demişti:
“Hak baki oluncaya kadar buradayım.”
Bu söz, sıradan bir ifade değil; bilakis Erdoğan’ın siyasi kararlılığının ve iradesinin en net yansımasıdır…
Dolayısıyla, parti kulislerinde yaşanan bu hareketliliğe rağmen Erdoğan’ın yüksekten her şeyi dikkatle izlediği, gerektiğinde anında müdahale edebilecek bir stratejiyle beklediği aşikârdır...
Atılan her adımı yakından takip eden Erdoğan’ın, zamanı geldiğinde dengeyi yine kendi iradesiyle belirleyeceği de çok açıktır…
Ancak; unutmayalım ki,bugün partide öne çıkan bu isimler, Erdoğan’ın yönetim tarzını, davranışlarını, hatta sağlık durumunu yakından takip eden ve en iyi bilen kişiler…
Netice itibariyle; siyasi satranç tahtasında hamlelerin kimin lehine sonuçlanacağını zaman gösterecek…
Bizlere düşen ise sadece bekleyip görmek…
ve takip etmek…
Vesselam…